MAHKEMESİ : ... ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 06/04/2015NUMARASI : 2014/1376-2015/252 Hasımsız olarak görülen davada ... ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 06/04/2015 tarih ve 2014/1376-2015/252 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile ticari ilişkide bulunan dava dışı şirketin cari borcuna istinaden keşide edilen ve müvekkilinin meşru hamili olduğu çeklerin kaybolduğunu ileri sürerek, zayi olan çeklerin iptalini talep ve dava etmiştir. Üçüncü şahıs vekili, dava konusu çeklerin bir kısmının meşru hamilinin müvekkili olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece iddia, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile, bir kısım çekler yönünden dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer çeklerin ise, zayi nedeniyle iptallerine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir. Mahkemece dava konusu çeklerin bir kısmının elinde bulunduran kişi tarafından ibraz edildiği gerekçesi ile bu çekler yönünden davanın konusuz kaldığından bahisle esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak, 6102 sayılı TTK'nın 818/s bendinin atfıyla aynı Yasa'nın 758. maddesi gereğince iptali istenen çeki elinde bulunduran bilindiği takdirde mahkemece, davacıya istirdat davası açmak üzere süre verilmesi, bu süre içerisinde dava açılmaması halinde muhatap hakkındaki ödeme yasağının kaldırılması gerekmektedir. Somut olayda, anılan çekler üçüncü kişi tarafından ibraz edildiğine göre, davacıya bu kişiye karşı istirdat davası açmak üzere mehil verilerek sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, anılan husus nazara alınmaksızın, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.