MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/02/2015 tarih ve 2014/1602-2015/173 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili; davalının ...'dan ...'ye yapmış olduğu ithalat kapsamında 2.144.00 chargeable weight miktarındaki nakliyatının müvekkili tarafından gerçekleştirildiğini, bu taşımaya ilişkin olarak 21/08/2009 tarihli 953196 numaralı 6.054,00 GBP bedelli fatura düzenlendiğini, söz konusu faturanın davalıya gönderildiğini ve itiraz olmadığını, davalının ödeme hususunda sözlü olarak uyarıldığını, uyarılar üzerine 1.920,83 GBP'nin 08/01/2010, 752,27 GBP'nin 22/04/2010 tarihinde olmak üzere toplam 2.673,10 GBP'nin davalı tarafından ödendiğini, bakiye 3.380,90 GBP'nin ödenmemesi üzerine ihtarname gönderildiğini ve icra takibi başlatıldığını davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı süresinin TTK hükümleri gereği 1 yıl olduğunu, kaldı ki müvekkilinin davacıya borçlu bulunmadığını aksine alacaklı olduğunu, takas mahsup talebinde bulunulduğunu, davacının taşıtan sıfatını taşıdığı denizyolu taşımasını gerçekleştirdiğini, taşımada doğan demurajı davacının üstlendiğini, ödenmeyen demuraj bedelinin 22.578,65 USD olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki ticari ilişkiden ötürü davalının kendi kayıtları itibariyle takip tarihinde davacıya 3.280,00 GBP karşılığı 8.250,18 TL borcunun bulunduğu, davacı tarafça davalıya gönderilen ihtarnamenin 06/05/2010 tarihinde davalıya tebliği ile davalının verilen süre gözetilerek 12/05/2010 tarihinde temerrüde düştüğü, dolayısıyla davacının takipte 927,64 TL işlemiş faiz talep edebileceği, icra takibine konu faturanın 21/08/2009 tarihli olup davalının bu fatura karşılığı yaptığı kısmi ödemelerin 08/01/2010 ve 22/04/2010 tarihli olup bu tarihten sonra ödeme yapmadığı, son ödeme tarihinden itibaren 13/01/2011 tarihinde başlatılan takip yönünden davalının zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı, davalının takas mahsup talebi değerlendirildiğinde ise davacının alacağının muaccel hale geldiği tarih itibariyle davalının alacağının mevcut olmadığı, davalı faturasının icra takibinden sonraki tarihte düzenlenmiş olduğu, dolayısıyla davacının takibe konu ettiği alacağı bakımından takas - mahsup talebine konu edilemeyeceği, kaldı ki konişmentolarda "Demuraj giderleri alıcı tarafından karşılanacaktır." denmek suretiyle açıkça gösterildiği üzere demurajı şartların oluşması halinde alıcının ödeyeceği, demuraj ücretinden davacının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının .... İcra Müdürlüğü'nün (.... İcra Müdürlüğü'nün )2011/1529 sayılı takip dosyasında itirazının 8.250,18 TL asıl alacak, 927,64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.177,82 TL üzerinden iptali ile takibin bu tutar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, fazla talebin reddine, itiraz haksız olmakla %40 oranında 3.671,12 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, davacının haksız ve kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2- Dava, taşıma hizmeti kapsamında düzenlenen faturanın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının iddiaları karşısında davalı, takas-mahsup itirazında bulunarak davacıdan demuraj bedeli alacağı bulunduğunu savunmuştur. Mahkemece, davacının alacağı muaccel hale geldiği zaman davalının alacağının henüz mevcut olmadığı ve düzenlenen konşimentoda demuraj giderlerinden alıcının sorumlu olacağı şeklinde düzenleme bulunduğu gerekçesiyle davalının takas- mahsup itirazı reddedilmiş ise de; davalı tarafça delil olarak sunulan ve davacı tarafından da inkar edilmeyen 19.08.2009 tarihli email metnine göre, davalının demuraj bedeli talebi karşısında, davalı, malın boşaltılmasını bütün sorumluluğun kendisine ait olacağını taahhüt etmiştir. Bu durumda mahkemece sözkonusu email metinleri de dikkate alınarak davalının karşı alacağının muacceliyet tarihi ve davacının demuraj bedelinden sorumluluğu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, email yazışmaları ve davalının taahhüdü değerlendirilmeksizin davalının takas- mahsup itirazının reddine karar verilmesi doğru olmamış, eksik incelemeye dayalı verilen hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.