MAHKEMESİ : ... .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 03/03/2015NUMARASI : 2014/846-2015/123DAVACI : .. .. .. .. ... ...DAVALI : ... ... Taraflar arasında görülen davada ... .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03.03.2015 tarih ve 2014/846-2015/123 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 03.05.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. .. ...ile davalı vekili Av. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını, kredi borcunun erken kapatılması nedeniyle kendisinden erken kapama komisyonunun alındığını, yine dosya ücreti adı altında belgelendirilmeyen masraf tahsil edildiğini, ayrıca müvekkili tarafından 11 ay boyunca kredi taksitleri ödenmesine rağmen bu ödemeler dikkate alınmadan kredinin kapatılması aşamasında davalının yeniden faiz aldığını ileri sürerek, erken kapama komisyonu karşılığı 36.988,61 TL'nin, dosya masrafı karşılığı 1.000 TL'nin ve fazladan alınan faiz karşılığı 1.000 TL'nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasındaki kredi sözleşmesine dayalı olarak müvekkilince erken kapama komisyonunun alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmede kredinin vadesinden önce kapatılması halinde davalı bankanın erken kapama komisyonu talep edebileceği düzenlenmiş ise de bu komisyonun nasıl belirleneceğinin sözleşmede düzenlenmediği, bilirkişi raporunda açıklandığı üzere diğer bankaların erken kapama komisyonunu, mevcut faiz oranı, kapama tarihindeki bankaya maliyeti, kredi kullananın banka için verimli bir müşteri olup olmadığı, kredinin kalan vadesi, kredinin kapama tarihindeki ana para tutarı gibi kriterleri göz önünde tutarak belirledikleri, sabit bir erken kapama oranı uygulamadıkları, bu durumda davalı bankaca uygulanan erken kapama komisyon oranının fahiş olup olmadığının Merkez Bankasınca bildirilen TL cinsinden kullandırılan kredilere uygulanan ortalama ağırlıklı kredi faiz oranı esas alınarak belirlenmesinin hakkaniyete uygun düştüğü, bu şekilde yapılan değerlendirme çerçevesinde davalının, davacıdan BSMV dahil 38.838,04 TL fazla komisyon aldığı, bunun dışında davalının dosya masrafı adı altında ya da sözleşmede belirlenen dışında aldığı bir tutara rastlanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, taleple bağlı kalınarak 36.988,61 TL'nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun erken kapatılması nedeniyle haksız alındığı iddia olunan erken kapama komisyonu, dosya masrafı ve fazladan alınan faizin istirdatı istemine ilişkin olup mahkemece, davacıdan dosya masrafı adı altında ya da sözleşmede belirlenen faiz dışında alınan bir tutara rastlanmadığı, erken kapama komisyonunun ise 38.838,04 TL fazla alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesinde, kredinin vadesinden önce ödenmesi halinde bankanın, erken kapama komisyonu talep edebileceği düzenlenmiş olmakla birlikte bu komisyonun hangi oranda alınacağına dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Esasen bu husus mahkemenin de kabulünde olup sözleşmede böyle bir oran olmadığından mahkemece diğer bankalardan ne oranda erken kapama komisyonu talep ettikleri sorulmuş, bu konuda sabit bir oran olmadığı yönündeki banka cevapları üzerine bilirkişi kurulunun, Merkez Bankası'nca bildirilen TL cinsinden kullandırılan kredilere uygulanan ortalama ağırlıklı kredi faiz oranını esas alarak yaptığı hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Ancak, taraflar arasında bir kredi sözleşmesi düzenlendiği ve bu kredi sözleşmesinde alınan krediye ne oranda faiz işletileceğinin belirlendiği gözetildiğinde uyuşmazlığın söz konusu kredi sözleşmesi hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gereklidir. Hükme esas bilirkişi raporunda ise kullanılan krediye baştan itibaren Merkez Bankası'nca bildirilen oran uygulanmak suretiyle alınabilecek faiz hesaplanmış ve buna göre iadesi gereken komisyon tespit edilmiştir. Böyle bir hesaplamanın herhangi bir dayanağı olmadığı gibi anılan şekilde yapılan hesaplamada, taraflarca belirlenen kredi faiz oranı da yok sayıldığından söz konusu bilirkişi raporuna dayalı hüküm tesisi doğru değildir. Bu itibarla mahkemece, davaya konu kredinin miktarı ve vadesi ile kalan taksitler de belirtilmek suretiyle diğer bankalardan benzer kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi halinde uyguladıkları komisyon oranları sorulmak suretiyle buna göre davalı bankanın aldığı erken kapama komisyonunun fahiş olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.