Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4917 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16596 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ZONGULDAK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 14/05/2013NUMARASI : 2012/44-2013/131Taraflar arasında görülen davada Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14.05.2013 tarih ve 2012/44-2013/131 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalının Tavşanlı İlçesi'nden kömür alarak nakliyesini müvekkili kooperatife yaptırdığını, müvekkilinin nakliye işi karşılığında toplam 325.000,00 TL'lik faturalar düzenlediğini, müvekkilinin 56.225,97 TL alacağı kaldığını ileri sürerek, 56.225,97 TL alacağın 21/04/2011 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; davacının ton başına nakliye bedelini KDV dahil 62,00 TL'ye yapması gerekirken, 55,00 TL, 56,00 TL ve 57,00 TL + KDV olarak faturalara yansıttığını, taraflar arasındaki mukaveleye göre taşıması gerekenden daha az kömür taşıdığını ve müvekkilinin daha yüksek maliyetle başka firmalara taşıtmak zorunda kaldığını, bu nedenle zarara uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında kömür nakliyesine ilişkin ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, taraf defter, kayıt ve belgeleri üzerinde yaptırılan inceleme sonunda alınan bilirkişi raporları ile, davacının nakliye işi karşılığında düzenlediği fatura toplamının 381.225,97 TL olup davalı tarafından 325.000,00 TL ödeme yapıldığı, davacının 56.225,97 TL alacağı kaldığı, 32.298,96 TL yansıtma faturasının mahsubu ile davacının bakiye ve neticeten 23.927,01 TL alacağı kaldığı ve davadan önce temerrüt oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne 23.927,01 TL alacağın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Mahkemece davalının düzenlediği iade faturası miktarı davacının navlun alacağından düşülmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmişse de yapılan inceleme yeterli olmamıştır. Davacının navlun alacağına ilişkin en son fatura tarihi 30/12/2010 tarihli olup, davaya konu faturanın davalı defterine kaydedildiği, davalının da davacıya iade faturası kestiği, ancak bu iade faturasının davacı defterinde kayıtlı olmadığı bilirkişi incelemesiyle belirlenmiştir. Mülga TTK 23. maddesine göre, faturanın tebliğinden itibaren 8 gün içinde itiraz edilmemesi halinde fatura içeriği kesinleşir. Davalının iade faturasının bu 8 günlük süre içerisinde düzenlenip düzenlenmediğinin ve davacıya tebliğ edilip edilmediğinin, davacının davaya konu faturaları davalıya tebliğ tarihi belirlenerek saptanması ve süresinde olmaması halinde davacının fatura içeriği kesinleşeceğinden davacının alacağının hüküm altına alınması gerekmektedir. Bu hususlar üzerinde durmaksızın, sırf davalının iade faturası kesmesi nedeniyle iade faturası miktarının davacı alacağından düşülmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün mümeyyiz davacı yararına bozulması gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.