Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4604 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15195 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL 52. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 26/02/2013NUMARASI : 2012/240-2013/34Taraflar arasında görülen davada İstanbul 52. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/02/2013 tarih ve 2012/240-2013/34 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin kredi sigortası alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkilinin sigortalısı OMV Petrol Ofisi A.Ş'nin davalının donatanı olduğu Alexander Von Humbold gemisine muhtelif tarihlerde yakıt tedarik ettiğini, tedarik edilen yakıtın geminin seferine devam edebilmesi için zaruri ihtiyaçlardan olduğunu, yakıtın gemi yetkilisinin imzası karşılığında teslim edilmiş olduğunu, müvekkilinin sigortalısına 270.000,00 USD ödemesi nedeniyle haklarına halef olduğunu ileri sürerek, Alexander Von Humbold isimli gemi üzerinde 270.000,00 USD tutarındaki alacak miktarı kadar kanuni rehin hakkı tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının talep ettiği alacağın rehin hakkı tanımadığını, TTK'nın 1235/6. maddesi uyarınca dava konusu yakıt alacağının gemi alacaklısı hakkı vermesi için yakıtın gemi bağlama limanı dışındayken zaruret hallerinde ve ihtiyaçla mahdut olarak geminin bakımı ve yolculuğun başarılması için kaptana bu sıfatla verilmiş levazımdan olması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı davasını sadece kanuni rehin hakkı tesisi talebiyle açmış olup, asıl borç ilişkisinden kaynaklanan alacak miktarını dava konusu yapmadığı, fer'i nitelikte bulunan kanuni rehin hakkı tesisinin alacaktan bağımsız olarak ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davacı sigorta şirketinin sigortalısının davalı şirkete ait gemiye vermiş olduğu yakıtın gemi alacağı hakkı verdiği iddiası ile ödemiş olduğu miktar için kanuni rehin hakkı tesisi istemine ilişkindir.Davacı, dava dilekçesinden açıkça anlaşılacağı üzere kanuni rehin hakkı kapsamında 270.000,00 USD alacağı olduğunu belirtmek suretiyle bu miktar için kanuni rehin hakkı tanınmasını istemiştir. Mahkemece emsal alınan Dairemizin 2000/11031 Esas 20001/1869 sayılı kararında, davacının talebi herhangi miktar içermediğinden bu davaya emsal olarak kabul edilemez. Her ne kadar kanuni rehin hakkı mahkemenin de kabulünde olduğu üzere fer'i nitelikte ise de, uyuşmazlık, 6762 sayılı TTK'nın yürürlükte bulunduğu tarihte doğduğundan mahkemece 270.000,00 USD alacağın tahsilini teminen talebin kabulü gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 10/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.