MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/12/2013 tarih ve 2012/83-2013/473 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin ihale ile aldığı işi her türlü risklere karşı, İşveren Mali Mesuliyet Sigortası ile Adana ... Şube Müdürlüğüne sigorta ettirdiğini, davacının tüm prim borçlarını tamamen ödediğini, bir iş kazası nedeniyle ... Sigorta İskenderun Acentesi...Sigortacılık Hizmetleri yetkilisi ... müracaat edilmesi, ibraname verilmesi ve ödemenin gerçekleştirilmemesi nedeniyle ... Sigorta A.Ş. ... Şube Müdürlüğü'ne başvurulması üzerine poliçenin iptal edildiğinin öğrenildiğini, Genel Müdürlükçe de, poliçeyi düzenleyen ... fesih acentesi olduğunun ve yapılan ödemelerin kayıtlarda gözükmediğinin bildirildiğini, poliçeler ve zeyilnameler iptale alınmışsa bunun müvekkiline ihtarı veya ihbarı gerektiğini, müvekkilinin işi sigorta edilmediği halde primlerin tahsil edildiğini ileri sürerek, 50.380,31 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı firma ile sigorta acenteleri Necmiye Şaban arasında akdedilen poliçenin akit tarihinde geçerli ve muteber olduğunu, acenteleri ... acenteliği feshedilmeden önce, kesmiş olduğu poliçelerden dolayı şirketlerine prim ödemesi aktarmayınca, sözleşmesinin feshiyle birlikte kesmiş olduğu poliçelerin de iptal edildiğini, prim bedeli tahsilatı konusunda müvekkilinin art niyeti bulunmadığını savunarak davanın zamanaşımı yönünden ve esastan reddini istemiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonunda; poliçelerin vadeleri ve poliçeyi tanzim eden acentenin fesih tarihi dikkate alındığında poliçe vadesinden çok sonra acenteliğin feshedildiği, .... nolu poliçelere dair vadesinde gerçekleşen rizikonun bulunmadığı ve poliçe iptali ile ilgili somut bir belge dosyaya ibraz edilmediğinden, davacının iptale konu prim iade talebinin uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, iptal edilen poliçeler nedeniyle poliçe primlerinin iadesi istemine ilişkindir.Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında sigorta acenteleri aracılığı ile üç ayrı sigorta poliçesi düzenlendiğini, meydana gelen riziko sonucunda davalı acentesine ihbarda bulunduklarını ancak acente yetkilisinin kendilerini oyaladığını, daha sonra taraflararasında düzenlenen poliçelerin iptal edildiğini öğrendiklerini ileri sürerek, prim alacaklarının iadesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda, davalı tarafça iptal işlemi yapılmadığı gerekçesine dayalı olarak davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur. Ancak dosya kapsamı incelendiğinde, mahkemece daha önce verilen kararın Dairemiz tarafından, davalı sigorta şirketince davaya konu edilen poliçelerin iptal edildiği gerekçesiyle bozulduğu, bu kapsamda, poliçelerin iptal edildiğinden hareketle varsa iadesi gereken primler konusunda karar verilmek gerektiğinin belirtildiği, mahkemece Dairemizin anılan bozma kararına uyulmasına karar verilerek davacı taraf yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu, bu suretle davaya konu edilen poliçelerin davalı sigorta şirketince iptal edildiğinin kabulü ile sonuca gidilmek gerektiği göz önüne alınmaksızın, iptale ilişkin herhangi bir delil olmadığı yönündeki gerekçeyle, davacı taraf yararına oluşan usuli kazanılmış hak göz önüne alınmaksızın karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.