Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4403 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19150 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada İstanbul (Kapatılan) Anadolu 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/07/2014 tarih ve 2013/257-2014/232 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin yurt içindeki mallarının taşıma işini davalı şirketin yerine getirdiğini, davalı şirkete hasarsız olarak verilen emtianın hasarlı olarak teslim edildiğini, zararının karşılanmadığını, bu nedenle davalı şirkete karşı icra takibi başlatıldığını ancak itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile yüzde 20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taşınması gerçekleştirilen ürünlerin eksiksiz ve tam olarak teslim edildiğini, davacı şirketin hasarlı malı kendilerine göndermediğini bu nedenle hasar konusunda bilgileri olmadığını savunarak davanın reddi ile davacı şirketin yüzde 20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin TMK'nın 6. maddesi gereğince davacı şirkete borcu olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, karayoluyla iç taşımada davalı alt taşıyıcı tarafından taşımaya konu malların bir kısmının eksik ve bir kısmının ise hasarlı olarak gönderilene teslimi sebebiyle davacı asıl taşıyıcı tarafından tazminat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.Mahkemece, davacı tarafından davalıya karşı kesilen 09.07.2012 tarih 71916 nolu faturaya istinaden davacının davalıdan 6.831,85 TL alacaklı olduğu ve aksinin ispat külfeti altında olan davalı tarafından ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemenin değerlendirmesi ve kabulü eksik incelemeye dayalı olduğu gibi dosya içeriğine de uygun değildir.İddiaya göre, davacının dayandığı fatura, müşterisi dava dışı ...şirketine ait 24 adet kolinin, bir tanesinin kayıp, bir tanesinin ise hasarlı olarak gönderilene tesliminden dolayı meydana gelen zarara ilişkindir. Gerçekten de, davacı tarafından dosyaya sunulan ve davalının çalışanı ... da imzasının bulunduğu 22.11.2011 tarihli belgeye göre 24 koliden bir tanesinin eksik bir tanesinin de hasarlı olarak gönderilene teslim edildiği sabittir. Ancak, kayıp koli ile hasarlı koli içerikleri ve zararın miktarı dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır. Buna göre, davacı tarafından dava dışı ... şirketine bu zarar sebebiyle bir ödeme yapılıp yapılmadığı, davacının bu şekilde bir zararının oluşup oluşmadığı, zararın miktarı ve kapsamı araştırılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik ve denetime elverişsiz bilirkişi raporuna dayanılarak ve ispat yükü yer değiştirilmek suretiyle davanın kabulü isabetsiz olup, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.2-Kabule göre de, dava, 6762 sayılı TTK'nın 785. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkin olduğu halde icra inkar tazminatına karar verilmesi de doğru görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.