MAHKEMESİ : İSTANBUL 52. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 09/05/2013NUMARASI : 2013/118-2013/149Taraflar arasında görülen davada İstanbul 52. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/05/2013 tarih ve 2013/118-2013/149 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi G. O. Ç.tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili sigortalısı tarafından ithal edilen nakliyat rizikolarına karşı sigortalı çelik boru emtiasının S.Limanı'ndan İstanbul Limanı'na taşınması hususunda davalı ile navlun anlaşması yapıldığını, emtianın eksik olarak teslim edildiğini, sigortalının zararının karşılanarak haklarına halef olunduğunu, alacağın gemi alacağı mahiyetinde olması nedeniyle gemi üzerinde kanuni rehin haklarının bulunduğunu, M.Hava ve Deniz Kargo Taşımacılığı A.Ş. aleyhine açılan davada, davalının navlun sözleşmesinin gemi donatanını temsilen akdedildiğini savunduğunu, bu defa donatana izafeten M.Hava ve Deniz Kargo Taşımacılığı A.Ş'ye dava açıldığını ileri sürerek, 26.538 TL anapara ve 2.111 TL avans faizinin, anaparaya dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ve gemi üzerinde kanuni rehin hakkı tesisini talep ve dava etmiş, açılan davanın İstanbul 52. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/163 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini istemiştir. Davalı vekili, 2012/163 esas sayılı dosyada verdiği cevap dilekçesinde tahkim itirazında bulunmuş, davanın esastan da reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, M. Hava ve Deniz Kargo Taşımacılığı A.Ş. ile sigortalı arasında yapılan navlun sözleşmesinin koşullarının belirlendiği 14.06.2011 tarihli Bağlantı Teyiti'nin 16. maddesinde 1994 Gencon Navlun Sözleşmesinde yer alan diğer hüküm ve koşulların geçerli olacağı ibaresinin yer aldığı, Gencon 1994 tipi çarterpartinin hukuk ve tahkim başlıklı 19. maddesinde ise tahkim şartının yeraldığı, Milletlerarası Tahkim Kanunu'nun 4/2 fıkrasında "Tahkim anlaşması yazılı şekilde yapılır...Asıl sözleşmenin bir parçası hâline getirilmek amacıyla tahkim şartı içeren bir belgeye yollama yapılması hâlinde de geçerli bir tahkim anlaşması yapılmış sayılır." denildiği, bu halde tahkim anlaşmasının Milletlerarası Tahkim Kanunu'na göre geçerli olup, davalının süresinde tahkim itirazında bulunduğu gerekçesiyle, davalının tahkim ilk itirazının kabulü ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, deniz taşıması nedeniyle davacının taşıtana ödediği hasar bedelinin rücuen davalı donatandan tahsili istemine ilişkin olup, davalı vekili dava dilekçesinin 25.09.2012 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermemiştir. Davanın açılmasından sonra evvela bu dava dosyası İstanbul 52. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/163 Esas sayılı dosyası ile 28.08.2012 tarihinde birleştirilmiş, bilahare ise 30.04.2013 tarihinde her iki dava tefrik edilmiştir.Davalı M. Hava ve Deniz Kargo Taşımacılığı A.Ş. vekili bu davanın birleştirildiği 2012/163 Esas sayılı dava dosyasına 02.07.2012 tarihinde verdiği cevap layihasında tahkim itirazını ileri sürdüğü halde bu dava kapsamında tahkim itirazında bulunmamıştır. İşbu davanın ise 27.08.2012 tarihinde açıldığı gözönüne alındığında davalının 02.07.2012 tarihli dilekçesindeki tahkim itirazının bu dava için de ileri sürüldüğü kabul edilemez. Bu durumda uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği itirazının HMK'nın 116. maddesi gereğince ilk itiraz olduğu ve ileri sürülmediği sürece re'sen gözönüne alınamayacağı gözetilerek esastan bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 06/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.