Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4189 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12326 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL 52. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 29/01/2013NUMARASI : 2011/176-2013/13Taraflar arasında görülen davada İstanbul 52. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29.01.2013 tarih ve 2011/176-2013/13 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalı tarafça müvekkili şirkete gönderilen talimat üzerine yüklenen 3 konteyner muhteviyatının müvekkili şirkete ait 02.01.2011 tarihli konşimento kapsamında İzmir Limanı'ndan Libya'nın Misurata Limanı'na taşınarak 12.01.2011 tarihinde tahliye edildiğini, ancak yükün konşimento üzerinde gösterilen alıcısı tarafından teslim alınmadığını, konşimentodaki ihbar yerine bildirilmesine rağmen teslim alınmayan konteynerlerin liman sahasında beklediği 70 günlük süre için tahakkuk eden demuraj ücretinin toplam 1.095,00 USD olduğunu, ayrıca konşimentoda konteynerlerin iade edilmemesi halinde demuraj ücreti ile birlikte konteyner bedeli tutarında tazminat ödeneceğinin ve 20'lik konteyner bedelinin 3.500,00 USD olarak kararlaştırıldığını, müvekkilinin 3 konteyner için 10.500,00 USD alacağının oluştuğunu belirterek, toplam 11.595,00 USD alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, emtianın limandan çekilememesinin müvekkilinin kusurundan kaynaklanmadığını, taşıma işinin gerçekleştiği ve limana indirilmesini takip eden günlerde Libya'da meydana gelen iç savaş nedeni ile birçok Türk firmasının Libya'daki ticari faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldığını, ayrıca ticari ve bürokratik tüm işlemler durdurulduğundan konteynerlerinin teslim alınmasının mümkün olmadığını, dava konusu olayda müvekkili açısından emtiayı teslim alma imkanı olmadığından, mücbir sebebin varlığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; yükün 12/01/2011 tarihinde tahliye edildiği, davalının makul süre içerisinde yükü teslim almadığı, teslim almaması sebebi olarak 15/02/2011 tarihinde başlayan A.. B..'nı göstermiş ise de, bu arada geçen süre içerisinde teslim almamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davalının yükün iç karışıklık sebebiyle malı teslim almadıkları savunmalarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile 11.595,00 USD'nin dava tarihi olan 28.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek Merkez Bankası tarafından USD'ye uygulanan en yüksek ticaret faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Ancak, her ne kadar davalının başlangıçta yükü boşaltmaması davalının sorumluluğunu gerektirir ve bu dönem için davacı demoraj bedeli isteyebilirse de; 15.02.2011 tarihinde savaş başlamış olduğundan ve bu husus mücbir sebep olarak kabul edildiğinden, bu tarihten sonraki dönem için davalının sorumlu tutulması doğru değildir. Bu itibarla, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.