Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3876 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17087 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/04/2014 tarih ve 2012/391-2014/298 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... .. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmeyle müvekkilinin ... isim hakkını Malatya için aldığı davalılardan Ferah Ltd. Şti.'nin sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmediğini, müvekkilinden izin almadan Kanalboyu bölgesinde diğer davalıya ait yeni bir işletmeye isim hakkını verdiğini ileri sürerek, yeni şube anlaşmasının iptalini talep ve dava etmiştir. İşbu dava dosyası ile birleşen Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/279 esas sayılı dosyasında davacı vekili, taraflar arasında ... Franchise sözleşmesi yaptıklarını, davacının bu sözleşmeye göre pastane açtığını, sözleşmeye uygun olarak ürünlerini sattığını, davalı tarafın sözleşmeyi ihlal ettiğini, bu nedenle davacının büyük zarara uğradığını, davacının, davalının sözleşmeye aykırı hareketlerinden dolayı uğradığı olumsuz zararının tazmini gerektiğini ileri sürerek bu nedenle davacının 200.000 TL'lik olumsuz zararının ve davacının 5 yıllık süre içerisinde kazanması muhtemel 150.000 TL'lik kâr yoksunluğu (olumlu zararı) olmak üzere toplam 350.000 TL zararının şimdilik 20.000 TL'lik kısmının tahsiline, ayrıca davacının 5.000 TL'lik manevi zararının tazminine, taraflar arasındaki sözleşme ve iş ilişkisi ticari nitelikte olduğu için zararın doğduğu tarihten itibaren ticari faizin tahsiline, davacının, davalıya verdiği İhlas ... Malatya Şubesinin 2120849 seri nolu açık teminat çekinin davacıya iadesine, mümkün olmadığı takdirde iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/759 Esas sayılı dosyasında ise davacının toplam zararının 158.553 TL olarak hesaplandığını, daha önce kısmi dava açıldığını ileri sürerek, 138.553 TL'nin davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı ... Ltd. Şti. vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, sözleşme hükümlerinin gerçekleşmemesi nedeniyle teminat çekinin açık kaldığı ve iptalinin gerektiği, dava konusu tazminat taleplerinin ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın. kısmen kabulüne, davacının davalı yana teminat amacıyla vermiş olduğu açık çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine, çekin iptaline, davacı yana iadesine, tazminata yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, franchise sözleşmesinin ihlaline dayalı olumlu ve olumsuz zararın tazmini istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı tarafça, davalı ... Dondurma Ltd. Şti. ile franchise sözleşmesi imzalandıktan ve Malatya'da davacı tarafından işyeri açıldıktan sonra, davalı tarafça müvekkilinden izin alınmadan yeni bir işletmeye isim hakkı verildiği ve bu suretle açılan yeni şube nedeniyle davacıya ait işletmenin zarara uğradığı iddia edilmektedir. Taraflar arasındaki sözleşmeye göre, davalının satış noktasının bulunduğu bölgede yeni işletme açılmasına karar vermesi halinde bu kararını davacıya yazılı olarak tebliğ etmesinden sonra satıcının beş gün içerisinde davalıya yeni satış noktasına talip olduğuna dair yazılı bildirimde bulunmaması veya yazılı bildirimde bulunsa dahi takip eden on gün içerisinde yeni işletme veya satış noktasında hazırlık çalışmalarına başlamaması durumunda davalının yeni işletme veya satış noktasını başka bir satıcıya verebileceği öngörülmüş olup, Dairemizin uyulan 23.02.2012 tarih ve 2012/2198 Esas 2012/4532 Karar sayılı ilamında yazılı bildirimin davacıya ulaştığının ispatlanamadığı belirtildikten ve böylece davalı tarafça sözleşme gereğinin yerine getirilmediği ve davalı tarafın haksız olduğu kabul edildikten sonra tazminat hesabı yapılması gerekliğine işaret edilmiştir. Ancak, mahkemece bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından sözleşme yükümlülüğünün tam olarak yerine getirildiği konusunda kesinlik bulunmadığı, davacının ticareten başarılı olamadığı, bu başarısızlığın nedeninin davalının yeni bir işletmeye franchise vermesi olarak gösterilemeyeceği yönündeki görüş benimsenerek dava reddedilmiş ise de, bozmaya uyulduktan sonra artık geriye dönülerek kesinleşen hususların yeniden tartışılması ve maddi tazminat talebinin reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla, Dairemizin 13.10.2011 tarih ve 2009/12597 Esas, 2011/12996 Karar sayılı ilamında belirtildiği şekilde davacının aynı mahiyette bir işi ne kadar sürede bulabileceği belirlendikten ve bu iş için yapacağı masraflar düşüldükten sonra davacının olumlu (kâr mahkumiyeti) zararının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yapılı şekilde davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin terfîyiz itrazlarının kabulü ile birleşen davada verilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.