Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3871 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15928 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ....Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/06/2014 tarih ve 2013/77-2014/100 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin "..." ibareli markanın sahibi olduğunu, davalı şirketin 9 ve 16. sınıflarda tescilli "..." ibareli markasını sadece çocuk kitapları üzerinde kullandığını ileri sürerek, davalı markasının kullanılmayan mal ve hizmetler için hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsnen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı markasının tescil kapsamındaki bazı ürünler üzerinde kullanılmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalı adına tescilli markanın hesap makinesi, bilgisayar, printer ve fax ürünleri için hükümsüzlüğüne karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, kullanmama sebebine dayalı markanın iptali talebine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafça davaya konu markanın kullanımına ilişkin olarak dosyaya sunulan delillerin arasında dava tarihinden sonra bastırılan kataloglar ve davaya konu marka dışında yine davalı tarafça kullanılan "..." ibareli markaya ilişkin fatura ve kitapların bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu delillerden hangileri nazara alınarak markanın kullanımının ispatladığı sonucuna ulaşıldığı denetime elverişli şekilde tartışılmamıştır. Davacı vekili, 28.01.2014 tarihli dilekçesi ile anılan rapora karşı ciddi itirazlar ileri sürmüştür. Bu itibarla, bilirkişi heyetinden davacı vekilinin itirazlarını karşılayan ek rapor ya da oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor aldırılmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken, denetime elverişli bulunmayan bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre de, hükme esas alınan raporda davaya konu "..." ile ilgili defter, kalem, bilgisayar, faks, printer, hesap makinesi ve bilgisayar programlarına ait herhangi bir kullanım bulunmadığı belirtildiği halde hükümde sözkonu malların bir kısmının hükümsüzlük kapsamına alınmaması da doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.