Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3750 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18803 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/04/2014 tarih ve 2014/2-2014/275 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar vekili, müvekkillerinin ... Sanayii Adi Komandit Şirketi - ... Ortakları ünvanlı şirketin komanditer ortağı olduklarını, komandite ortak olan davalı ... tarafından 14 Şubat 2013 tarihli sahte bir Şirket Tadil Sözleşmesi yapıldığını, işbu sözleşmedeki davalı ortak dışında diğer ortakların imzalarının sahte olduğunu, sözleşmenin hukuki bir geçerliliği olmadığını, işbu sözleşmenin değişen 7. maddesi ile davalının şirketin komandite ortağı olarak kendisinin imzası ile temsil ve yetkili olunacağı maddesini getirdiğini, davalının şirkete ait 736 ada 24 parsel 5. mıntıka Daloğlu Bahçe mevkiinde bulunan taşınmazı 25/02/2013 tarihinde .... lehine ipotek ettiğini, ipotek veren davalı yanın taşınmaz üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını ve iptal edilmesi gerektiğini ileri sürerek işbu şirket tadil sözleşmesi ile alınan tüm kararların yok sayılarak ipoteğin iptalini, tapu kütüğünün düzeltilmesini, dava konusu taşınmazlar ile ilgili tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı .... vekili, ipotekten doğan anlaşmazlıkların taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerektiğini, müvekkil bankanın davalı taraf sıfatı bulunmadığını, şirket tadil sözleşmesinin yasaya uygun olmayan işleme tesis edilmiş olmasının şirketin sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı ... duruşmalara katılmamış, süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde; sözleşme tadil metninin kendisine ... tarafından getirildiğini, imzaların sahte olmadığını, tadil metninden davacıların haberdar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece tüm dosya kapsamına göre;dava konusu taşınmazın maliki ... Sanayii Adi Komandit Şirketi - ... Ortakları ünvanlı şirket olup, ana sözleşmeye göre şirketi temsile yetkili ortakların ... ve ... olduğu, sahte olarak yapıldığı iddia edilen şirket tadil sözleşmesine göre ise münferiden ...'ın şirketi temsile yetkili olduğu, ancak davacı olabilecek şirket ile ... arasında menfaat çatışması bulunduğundan ancak şirkete kayyım tayin ettirilmek suretiyle şirketin davada taraf olarak yer alabileceği ve bu şekilde şirket adına dava açılabileceği, davacı sıfatının bu usule göre şirket olarak gösterilmesi gerektiği ancak davanın ehliyeti bulunan şirket adına açılmadığı gerekçesiyle davacıların taraf ehliyeti bulunmadığından davalarının reddine karar verilmiştirKararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.Dava, 14.03.2013 tarihli şirket tadil sözleşmesi başlığı altında şirket ana sözleşmesinin bazı maddelerinde değişiklik yapılan belgedeki imzaların sahte olduğu, bu sözleşmenin yoklukla malul ve hükümsüz sayılması ile bu sözleşmeye dayalı olarak şirket taşınmazı üzerine konulan ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davacıların taraf ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş ise de; Dairemizin yerleşik içtihatlarında da kabul edildiği üzere iptali istenen sözleşmenin yoklukla malul bulunması halinde şirket ortaklarının da ilgili sıfatıyla böyle bir sözleşmenin yokluğunu talep etmekte hukuki yararlarının bulunduğunun kabulü gerekir. Bu durumda öncelikle dava konusu sözleşmenin yokluğu ve hükümsüzlüğü sonucunu doğuracak bir halin bulunup bulunmadığı belirlenerek, davacıların aktif husumetinin buna göre değerlendirilmesi gerekirken, bu husustaki istemin reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davacılara iadesine, 18/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.