Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3717 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17535 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/04/2014 tarih ve 2003/94-2014/180 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar vekili, davacı ...'nun davalı banka ile imzalamış olduğu yazılı sözleşme uyarınca, davalı nezdindeki kiralık kasanın yasal kullanıcısı olduğunu, davacı ..., kiralık kasasını açmak ve işlem yapmak üzere 28.01.2003 tarihinde bankaya gittiğinde banka kılavuz anahtarının kasa kilidini çevirmesine karşılık, davacıya verilen anahtarın kilidi çevirmemesi sonucu kilidin açılamadığını, ertesi gün banka çilingiri tarafından kasanın açıldığını ve kasanın içindekilerin yerinde olmadığının anlaşıldığını, kıymetli eşyalarının bulunduğu kasanın boşaltılması sebebiyle davacıların çok üzüldüklerini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.500,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminatın, temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat talebini 80.000,00 TL ye yükseltmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin kasa içerisinde bulunanlar bakımından herhangi bir sorumluluğunun ya da garanti yükümlülüğünün bulunmadığını, davacının her zaman için tek başına hareketle kiralık kasa içerisinde bulunanları alma ve tasarrufta bulunma imkanına sahip olduğunu, kiralık kasa sözleşmesinin 3. maddesinde bankanın, kiraladığı kasaların içinde bulunanlardan sorumluluk kabul etmeyeceğinin, kaza ve mücbir sebep sonuçlarından, ağır kusuru dışındaki hallerden hiçbir şekilde sorumlu olmayacağının düzenlendiğini, manevi tazminatın koşullarının gerçekleşmediğini, davacılardan ...'nun davada davacı sıfatının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iaadia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; banka elindeki anahtarın kiralık kasa kilidini çevirmesine rağmen, davacı ... elindeki anahtarın kasa kilidini çevirmemesi sebebiyle, davacı Birgül'ün elindeki kasa anahtarının, bilgisi dahilinde ya da bilgisi dışında değiştirildiği ihtimalinin kuvvet kazandığı, davalı bankaya atfı kabil bir kusur bulunmadığı, kiralık kasa davacı ... adına olup, içerisinde bulunduğu iddia olunan ziynet eşyaları da ... ait kabul edileceğinden davacı ... maddi tazminat talebine yönelik davada aktif taraf ehliyetine sahip olmadığı, davacıların kiralık kasada bulunan ziynet eşyalarının çalınması nedeniyle, davalı bankanın sorumluluğuna gidilebileceğini kanıtlayamadıkları gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.1- Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup yukarıdaki özetten de anlaşılacağı üzere davalı bankaya atfı kabil bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Ancak, davacı elindeki anahtar ve bankadaki kiralık kasa üzerinde inceleme yapılarak, davacının elindeki anahtarın davalı banka tarafından verilen anahtar olup olmadığı, bu hususun tespit edilip edilemeyeceği, dava konusu olayda tarafların müterafik kusurunun olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu eksikliğe ilişkin davacının bilirkişi raporuna itirazları da ayrıntılarıyla karşılanmamış, karar gerekçesinde açıklanmamıştır. Bu suretle; mahkemece, içlerinde banka kiralık kasa üreticisi sektör bilirkişisinin de bulunduğu bilirkişi heyetinden belirtilen iddia ve itirazları karşılayacak şekilde yeni bir rapor alınıp sonucuna göre davalının sorumluluğu hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde noksan incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın açıklanan nedenle davacılar yararına bozulması gerekmiştir.2- Bozma neden ve şekline göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle, davacılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edenlere iadesine, 18/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.