Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 361 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10054 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 27/12/2012NUMARASI : 2012/197-2012/488Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27.12.2012 tarih ve 2012/197-2012/488 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı B.. M.. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, B.. M.. Bade Tekstil Mümessillik ve Ticaret aleyhine açtıkları iflas davası devam ederken firmanın 31.03.2009 tarihinde ticaret sicilinden terkin edildiğini ileri sürerek, şahıs şirketinin ihyasını talep ve dava etmiştir. Davalı Ticaret Sicil Memurluğu vekili, davanın reddini istemiştir. Davalı B.. M.. vekili, ticari işletmenin tüzel kişiliğinin olmadığını, davacının alacağını tahsil etmesi için müvekkilinin yeniden tacir sıfatı kazanmasına da ihtiyaç bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, gerçek kişinin iflasının ancak tacir olması halinde mümkün olduğu, tacirlik sıfatının ise ticaret sicil kaydı ile belirleneceği, davalı şahıs işletmesinin ticaret siciline kayıtlı olmasına göre bu sıfatı haiz olduğu, her ne kadar tüzel kişiliği yok ise de, iflas davası yönünden tacir sıfatının tespiti için ticaret siciline kaydedilmesi yönünden ihya davası açılabileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı B.. M.. vekili temyiz etmiştir. Dava, ticaret sicilinden terkin edilen gerçek kişiye ait ticari işletmenin yeniden ihyası talebine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 6102 sayılı TTK'nın 12/1. maddesine göre bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir. Bu tanıma göre, bir gerçek kişinin ticaret sicilinden işletmesini terkin ettirmiş olması, koşulları varsa kendisinin tacir sıfatına etkili değildir. Bu durumda, sağ olmakla hak ehliyetine sahip bulunan davalının tekrar ticaret siciline kaydı için işbu ihya davasının açılmasında hukuksal yararın bulunduğundan söz edilemez. Davalı gerçek kişi aleyhindeki İflas davasının açıldığı mahkemece İİK'nın 44. maddesi hükmünün nazara alınarak davalı gerçek kişi aleyhine iflas davası açılıp açılamayacağının takdir edilmesi tabiidir. Tüm bu hususlar gözetilerek, yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı B.. M.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı B.. M..'e iadesine, 09.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.