MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Bakırköy (Kapatılan) 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/07/2014 tarih ve 2014/136-2014/170 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin velayeti altında bulunan ...'a babasından miras kalması sebebi ile İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu'nun 351020 sicil numarasında kayıtlı...... İnş. Yapı. Malz. Tic. Ltd. Şti'nin 3 ortağından biri olduğunu, müvekkilinin henüz 6 yaşında olup, velayeti altında bulunan çocuğu temsil edecek herhangi bir kimsenin şirkette söz hakkına sahip olmadığını, müvekkiline hiçbir kar verilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, ayrılma akçesinin hesabı ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmadığını, davacının küçük yaşta olmasının başlı başına şirketten çıkma talebi için yeterli olmadığını, haklı sebebin bulunması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından, davacı vekilinin hukuki sebep olarak sadece müvekkilinin yaşının küçüklüğüne dayandığı, yaş küçüklüğünün haklı sebep teşkil etmediği, kanunu temsilcisinin şirket faaliyetini her zaman takip etme imkanı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, limited şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkindir.Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Mahkeme karar gerekçesinde davanın yaş küçüklüğü nedeniyle limited şirket ortaklığından çıkma istemine dayandığı belirtilmişse de; dava dilekçesi içeriğinden, davacı tarafın aynı zamanda davalı şirketin kar dağıtımı yapmaması hususunu da çıkma istemine gerekçe yaptığı ancak mahkemece değinilen iddia üzerinde durulmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davacı tarafın söz konusu iddiası üzerinde de durulmak suretiyle sonuca gidilmek gerekirken, davanın salt yaş küçüklüğüne dayalı olarak açıldığı gerekçesi ile ret kararı verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.