Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3372 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18902 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 03/04/2013 tarih ve 2012/134-2013/151 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi .....ı tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili; müvekkiline dava dışı ... davalı Bankanın Boğazlıyan Şubesi aracılığıyla 20.01.2004 tarihinde gönderdiği 25.000,00 TL havale bedeline dava dışı ... aynı tarihte verdiği ödemeden men talimatı üzerine bloke konulduğunu,... açtığı menfi tespit davası sonunda davanın reddine ve paranın davacıya ait olduğunun tespitine karar verildiğini, bu paranın, davalı bankanın isteği üzerine tevdi mahalli tayin edilen dava dışı Ziraat Bankası Boğazlıyan Şubesinden 04.12.2006 tarihinde tahsil edilebildiğini, davalı Bankanın haksız bloke koyması sonucunda paranın nemalandırılamadığını ileri sürerek, şimdilik 7.000,00 TL'nın tahsilini istemiş, ıslah dilekçesi ile istemini 21.638,19 TL'ye çıkartmıştır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece,bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 20.01.2004 tarihi ile 12.11.2004 tarihleri arasındaki 25.000 TL'nin getirisi olan avans faizi miktarını 9.789,04 TL olarak isteyebileceği, davanın bu miktar üzerinden kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın ıslah nazara alınarak kısmen kabulü ile, 9.789,04 TL'nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin (11.849,15 TL) istemin reddine karar verilmiştir.Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava, davacıya dava dışı 3.kişi tarafından gönderilen havale talimatına davalı banka tarafından aynı şahsın vermiş olduğu ödemeden men talimatına istinaden haksız olarak bloke konulduğu, davacının alacağına ancak açmış olduğu dava sonucunda kavuşabildiği, bu nedenle bankanın doğan zarardan sorumlu olduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece bozmadan sonra alınan 04/02/2013 tarihli bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle yazılı şekilde davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Ancak; hükme esas alınan bilirkişi raporunda 20/01/2004 ve 12/11/2004 tarihleri arasında 25.000 TL'nin getirisi olan avans faiz miktarı %48 avans faiz oranı üzerinden hesap edilmiş ise de; dosyaya ibraz edilen ve bilirkişi raporuna ekli faiz oranlarını gösterir listeden 15/06/2004 tarihinden itibaren avans faiz oranının %42 olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, mahkemece yaptırılacak hesapta bu hususun da göz önünde bulundurulması gerekirken, tüm hesabın %48 faiz oranı üzerinden yapılarak belirlenen miktara hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.