Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3218 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17417 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04.09.2014 tarih ve 2014/10-2014/56 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki işletme hakkı devri sözleşmesinden kaynaklanan 14.500 TL alacak için başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini, takibin devamını, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının üzerine düşen edimleri yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahekemece Dairemiz bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılamada, davalının henüz davacıya ödemesi gereken taksitleri mevcut iken, davacı tarafından sözleşmeye konu işyeri elektrik borcunun ödenmemesi ve buna bağlı olarak işyeri elektriğinin kesilmesi üzerine sözleşmeyi haksız olarak feshettiği, davacının talebinin haksız fesihten kaynaklanan zarar ziyan davası olarak değerlendirimesi gerektiği, davacının devrettiği demirbaş eşyaların vasfı, sayısı ve niteliği sözleşme içeriğinden ve taraf beyanlarından anlaşılamadığı, demirbaşların usulüne uygun delillerle ispatlanamadığı, sözleşme içeriğine göre 1.500,00 TL'nin davalı tarafından nakden ve peşin olarak ödendiğinden bu meblanın ticari kâr kaybı olarak belirlenen zarardan düşülmesi gerektiği, buna göre davacının 3.900,00 TL zararının bulunduğu gerekçesiyle takibin 3.900,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.(1) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalı vekilinin duruşmaya girdiği anlaşıldığından vekalet ücreti takdirinde bir usulsüzlük görülmemesine göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.(2) Mahkemece kâr mahrumiyeti yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, demirbaş eşyalara yönelik talebinin ise reddine karar verilmiştir. Dava konusu işletmenin demirbaşları ile birlikte devredildiği sabittir. Ancak davalı tarafından demirbaşların davacıya iade edilip edilmediği, davalıdan sonra kime devredildiği, demirbaşların kim tarafından mevcut işletmeye verildiği hususları açıklattırılmamıştır. Bu durumda, tarafların isticvapları yapılarak demirbaş eşyaların akıbetleri hususunda araştırma yapılıp neticesine göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 09/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.