Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2965 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15889 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 22/05/2014 tarih ve 2013/187-2014/231 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin ciro yoluyla iktisap etmiş olduğu, keşidecisi davalı olan 7.200,00 TL çekten dolayı alacaklı olduğunu, bu çekin yasal süresi içerisinde muhatap bankaya ibrazına rağmen karşılığının bulunmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının borca itiraz ettiğini, İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2008/290 Esas sayılı dosyasında incelemenin devam ettiğini, davalının çekteki imzayı inkar etmediğini, davalının sebepsiz zenginleştiğini ve müvekkilinin yetkili hamil sıfatıyla davalıdan alacaklı olduğunu ileri sürerek 7.200,00 TL’nin ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Dairemizin 01.11.2012 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonunda, dava konusu çekin davalı tarafından imzalanmadığ??, olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga BK'nın 39 (TBK'nın 47) maddesine göre, yetkisiz temsilcinin yaptığı işlemlerden doğan zararları tazminden temsil ettiğini söylediği kişinin sorumlu olmadığı, zararı yetkisiz temsilcinin gidermesinin gerektiği, fakat yetkisiz temsilci, işlemin yapıldığı sırada karşı tarafın, kendisinin yetkisiz olduğunu bildiğini veya bilmesi gerektiğini ispat ederse zararın giderilmesinin yetkisiz temsilciden istenemeyeceği, her ne kadar çek altındaki imza davalıya ait değil ise de, davalının daha önce yetkisiz temsilcisi tarafından imzalanan bir kısım çekleri ödediği, bunun da .... ....Şubesi'ne yazılan müzekkere cevabından anlaşıldığı, dava konusu çek altındaki imzanın kendisine ait olmadığı savının iyi niyet kuralları ile bağdaşamayacağı, ayrıca dava konusu çekin her ne kadar mücerret olduğu düşünülse de, taraflar arasındaki çeke istinaden her hangi bir mal alışverişinin olmadığının da davalı tarafından ispat edilemediği ve bu hususta her hangi bir delil ibraz edilemediği anlaşıldığından, dava konusu çek açısından imzanın kendisine ait olmamasının sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı gerekçesiyle, davanın kabulü ile 7.200,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, çeke dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin davalı tarafından keşide edilen çek nedeniyle alacaklı olduğunu ileri sürmüş, davalı vekili ise davaya konu edilen çek altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını savunmuştur. Yargılama sırasında mahkemece yapılan araştırma sonunda, çek altındaki imzanın davalıya ait olmadığı anlaşılmasına karşın mahkemece, yukarıda değinilen gerekçe ile çek altındaki imza davalıya ait olmasa dahi davaya konu çeki benimsediğinden hareketle sonuca gidilmiştir. Ancak çek keşidecisi olmayan kişinin çeki benimsemesinden söz edilebilmesi için bizatihi taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan çek ya da çekleri benimsemesi, bu yönde tavır ve davranışlar sergilemesi gerekmektedir. Bu kapsamda, davalının davaya konu edilen çek haricinde başkaca çekleri benimsemesi, bedellerini ödemesi durumu, başlıbaşına davaya konu çek de dahil olmak üzere tüm çekleri benimsediği ve bunlardan sorumlu olduğu anlamına gelmediğinden mahkemece davanın reddi yerine kabulü yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.