Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2964 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15828 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/12/2013 tarih ve 2011/73-2013/444 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ....... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin daveti ile 15 Mayıs 2010 ile 6 Eylül 2010 tarihleri arasında kamyonu ile nakliye hizmeti verdiğini, müvekkilinin tüm talep ve ısrarlarına rağmen davalı kooperatifin davacı ile yazılı sözleşme yapmadığını, davalı-borçlunun müvekkilinin hak ve alacaklarını tüm talepleri ve ısrarlarına rağmen ödemediğini, bu kapsamda yaptıkları icra takibine itiraz ettiğini, davalı-borçlunun itirazında davacı alacaklıya nakliye işi yaptıklarını kabul ve ikrar ettiğini, taraflar arasında akdedilmiş komisyon ve bağış kesileceği yönünde sözleşmenin olmadığını ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, müvekkili lehine % 40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, kooperatife üye olmayanların da misafir araç olarak çalıştırılabildiğini, üye olmayanlardan ilgili genel kurul ve yönetim kurulu kararları gereğince aidat ve bağış alındığını, davacıdan komisyon ve aidat alınmasının işbu kurul kararları gereğince yasal olduğunu, müvekkili kooperatifin almış olduğu ve davacının çalışmış olduğu işlerle ilgili tüm belgeler, faturalar, iade faturaları ve ticari defterlerin incelenmesinde görüleceği gibi davacının alacağının değil borcunun bulunduğunun anlaşılacağını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu kapsamından, davacı tarafça davalıya karşı icra takibi başlatıldığı, davalının takipteki borca itiraz etmesi nedeni ile davacı tarafça yasal süresi içerisinde işbu davanın açıldığı, alınan bilirkişi raporunda davalının davacıya olan borcunun 14.762,35 TL olarak tespit edilmesi karşısında davacının davasında kısmen haklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile Keşan İcra Müdürlüğü'nün 2011/2 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen kaldırılarak, 14.762,35 TL asıl alacak üzerinden ve buna ilişkin hesaplanan yasal faizi üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının itirazında haksız olduğundan % 40 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1 - Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2 – Dava, navlun alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itiraz istemine ilişkin olup, davacı tarafça yapılan icra takibinde işlemiş faiz isteminde bulunulmuş olmasına göre, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildikten sonra, işlemiş faiz talebinin kabul edilip edilmediği hususunda infazda tereddüt oluşturacak şekilde, “buna ilişkin hesaplanan yasal faizi üzerinden” ibaresi kullanılmak suretiyle takibin devamına karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.