MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ.... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05/11/2015 tarih ve 2015/469-2015/469 D. İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili, borçlu ...'nun hem dava dışı limited şirket yetkilisi hem de şahsen imzaladığı 16/03/2015 tarihli protokol gereğince ödemeyi taahhüt ettiği borcu ödemediğini, alacağın muaccel olduğunu ileri sürerek, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, talep dilekçesi ve ek protokol başlıklı belge örneği itibariyle alacağın varlığı ve miktarının çekişmeli olduğu, bu aşamada sunulan belge içeriği itibarıyla İİK 256 vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir.Kararı ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili temyiz etmiştir.Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkindir.Talep eden vekili, talep dilekçesi ekinde taraflar arasında akdedilen 16.03.2015 tarihli protokolü sunmuş olup, borçlu belirlenen itfa planı dahilinde borcu ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. İcra İflas Kanunu'nun 258. maddesi hükmüne göre, ihtiyati haciz taleplerinde tam bir ispat koşulu aranmayıp, yaklaşık ispatın yeterli olduğu ve alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesinin işin tabiatında bulunduğu ve anılan protokol hükümleri dikkate alınarak, ihtiyati haciz talebi konusunda bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) banka vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.