MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11.06.2014 tarih ve 2010/35-2014/131 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, birleşen davada davalı ... vekili ve asıl davada davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK'nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Asıl davada davacılar vekili, müvekkillerinin ....'nin ortağı olduklarını, şirket ortağı ve müdürü ...'in 2007 yılında davalı ....'ni kurduğunu, ....'nin de müdürlüğünü yaptığını, ....'nin işlerini bu şirketlere aktardığını, şirket hesaplarındaki bir kısım paraları kendi hesabına geçirdiğini ileri sürerek haksız rekabetin tespitini, ...'in müdürlük görevinden azlini ve ortaklıktan çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.Davalı .... vekili, husumetin ...'e yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı .... vekili, iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacıların kötüniyetli olduklarını, davanın ...'e karşı açılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Birleşen davada, davacılar vekili aynı iddialarını tekrarlayarak rekabet yasağına aykırılığın ve haksız rekabetin tespitini, davalının müdürlük görevinden azlini ve ortaklıktan çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.Davalı ... vekili, davacıların müvekkilinin ....'ndeki ortaklığını bildiklerini, müvekkilinin ....'ne müdür atanırken bu kararda davacı ...'nın da imzasının bulunduğunu, anılan şirketlerin farklı alanlarda iştigal ettiklerini, davacıların kötüniyetli olduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ...'in .... ile aynı iş kolunda faaliyet gösteren ....'ni kurup davacılarla ortak oldukları şirketin işlerini bu firmaya aktardığı, davalının iş ve işlemleri nedeniyle ortaklıktan çıkarılmasını gerektirir faaliyetlerde bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın husumet yönünden reddine, birleşen davanın kabulüne, davalının rekabet yasağına aykırı davrandığının ve haksız rekabet yaptığının tespitine, şirket ortaklığından çıkarılmasına, konusuz kalan müdürlükten azle ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili, birleşen davada davalı ... vekili ve asıl davada davalı .... temyiz etmiştir.1- Davalı ... 'nin katılma yoluyla temyiz isteminin incelenmesinde; asıl davanın davalılarından ...'nin tasfiye memuru, davacılar vekilinin temyiz itirazlarını sunmasından sonra birleşen davada verilen hükmü katılma yoluyla temyiz etmişse de, asıl dava ile birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/312 Esas sayılı dosyasında mümeyyiz şirkete husumet yöneltilmediği ve anılan şirket karar başlığında davalı gösterilmediği gibi temyiz edilen kararda mümeyyiz şirket hakkında bir hüküm kurulmamıştır. Taraf olmadığı ve aleyhine hüküm kurulmayan bir davada verilen hükmü temyiz etmesinde hukuki yarar bulunmadığından mümeyyiz davalının temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.2- Birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/312 Esas sayılı dosyasında davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; birleşen dosyada davacılar, rekabet yasağına aykırılık ve haksız rekabetin tespitini, davalının şirket ortaklığından çıkarılmasını ve şirket müdürlüğünden azlini talep etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK'nın 58'inci maddesinde haksız rekabet yüzünden müşterileri, kredisi, mesleki itibarı, ticari işletmesi veya diğer iktisadi menfaatleri bakımından zarar gören veya böyle bir tehlikeye maruz bulunan kimsenin haksız rekabete dayalı davaları açabileceği, aynı Kanunun 551/3'üncü maddesinde de, esas sermayenin yarısından fazlasına sahip bulunan ortakların mutlak ekseriyeti tarafından muvafakat edilmek şartiyle şirketin, muhik sebeplerden dolayı bir ortağın şirketten çıkarılmasını mahkemeden isteyebileceği düzenlenmiştir. Buna göre haksız rekabetin tespiti ve şirket ortaklığından çıkarmaya ilişkin davaları tarafların ortak olduğu .... açabilecek olup anılan şirketin ortakları olan davacıların işbu davada aktif husumet ehliyetleri bulunmamaktadır. Davalının şirket müdürlüğünden azli yönündeki talep hakkında da konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesis edildiğine göre mahkemece, haksız rekabetin tespiti ve ortaklıktan çıkarmaya yönelik talepler bakımından işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı ... yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.3- Bozma sebep ve şekline göre, birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/312 Esas sayılı dosyasında davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.4- Davacılar vekilinin, asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; asıl davada ...'in davada taraf gösterilmediği gerekçesiyle husumet yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, bu davada, davacıların, ....'nin müdürü olan ...'in ...'ni kurarak rekabet yasağına aykırı davrandığı ve haksız rekabet ettiğini ileri sürmelerine, haksız rekabetin tespitini talep etmelerine, davada ...'ne de husumet yöneltmelerine ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre mahkemece, asıl davada ...'nin pasif husumetinin bulunduğunun gözetilmesi gerekirken anılan şirket hakkında bir değerlendirme yapılmaksızın davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi doğru değilse de, yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacıların bu davayı açamayacak olmalarına göre davanın reddine dair verilen hüküm sonucu itibariyle doğru olduğundan 6100 sayılı HMK'nın geçici 3'üncü maddesi delaletiyle, 1086 sayılı HUMK'nın 438'inci maddesinin son fıkrası uyarınca kararın gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davanın davalısı mümeyyiz ...'nin birleşen davaya yönelik katılma yoluyla temyiz isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/312 Esas sayılı dosyasında davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı ... yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/312 Esas sayılı dosyasında davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru bulunan kararın HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi düzeltilmek suretiyle ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden birleşen davada davalı ...'e iadesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacılar ve asıl davada davalı ....'den ayrı ayrı alınmasına, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.