Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2757 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13306 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : REYHANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/04/2013NUMARASI : 2008/461-2013/245Taraflar arasında görülen davada Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10.04.2013 tarih ve 2008/461-2013/245 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, dava dışı K. Co. tarafından yine dava dışı S.&Z. Co’ya satılan şamfıstığı emtiasının, İran’ın Mashhad kentinden Lübnan’ın Beyrut kentine taşınması işinin müvekkilce üstlenildiğini ve alt taşıma işinin davalıya verildiğini, davalıya ait aracın Türkiye sınırları içinde kaza yaptığını ve emtianın yola dağıldığını, yükteki kayıp ve hasar nedeniyle müvekkili tarafından dava dışı K. Co.’ya (16.463) ABD Doları ödendiğini ileri sürerek, anılan meblağın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, hasarın davalı sürücüsünün tam kusuruyla sebebiyet verdiği kazadan kaynaklandığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile, 15.393,50 Amerikan Dolarının 26/08/2003 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %5 faizi ile birlikte aynen veya fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamında da belirtildiği üzere, dava konusu taşıma CMR'nin uygulanması gerektirir bir taşıma sözleşmesi olup, ağır kusurun sözkonusu olmadığı hallerde fiili taşımayı gerçekleştiren ve tek taraflı trafik kazası sonucu fıstıkların hasara uğramasına neden olduğu ileri sürülen davalı alt taşıyıcı sınırlı sorumluluk miktarını aşmamak üzere oluşan gerçek zararı ödemekle yükümlüdür. İhtilafın mahiyeti de nazara alındığında uyuşmazlığın çözümü özel bilgiyi gerekli kılmaktadır. Mahkemece, alınan rapor bu hususta yeterli bulunmadığına göre yeni bir bilirkişi kurulundan CMR'nin 23'ncü maddesi uyarınca rapor alınıp sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davalı vekili yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı lehine BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.