Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2587 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7887 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada...Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/03/2015 tarih ve 2014/101-2015/303 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı ... klübünde futbolcu olduğunu ve taraflar arasında 27.08.2013 başlangıç 31.05.2015 bitiş tarihli sözleşme imzalandığını, müvekkilince sözleşme hükümleri yerine getirilmesine rağmen davalı tarafından müvekkilinin ücretlerinin ödenmediğini, bunun üzerine 03.01.2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini ileri sürerek şimdilik 10.000 TL'nin davalı tarafından ödenmesini ve haksız olarak kesilen 20.000 TL para cezasından müvekkilinin sorumlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiş, 18.02.2015 tarihli dilekçesi ile dava değerini 34.062,50 TL olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili; para cezasının yönetim kurulu kararıyla verildiğini ve haklı olduğunu, davacının sarı kart görmesi, sarı kart cezalısı durumuna düşmesi, alınan kötü sonuçlar, hiyerarşiye uymama ve yönetime saygısız davranışları nedeniyle ceza kesildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının peşinat alacağından 20.000 TLnin ödenmediği, katıldığı maç başına ücret alacağının da toplam 34.062,50 TL olarak tespit edildiği, davalının sunduğu ödeme belge ve makbuzlarıyla davacıya toplam 21.750 TL ödeme yapmış olduğunu ispatladığı, davalının ödemeye ilişkin belgelerini sonradan ileri sürmesinin yargılamayı geciktirme amacı taşımadığı kanaatiyle delil olarak itibar edilebileceği, davalı tarafından kesilen para cezası yönünden mahkemenin görevsiz olduğu, cezalara ilişkin hususun.... tarafından karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 12.312,50 TL'nin ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.1- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı futbolcu ile davalı Klüp arasındaki profesyonel futbolcu sözleşmesinin feshi nedeniyle ödenmeyen ücret alacağının tahsili ve Klüp tarafından kesilen para cezasından sorumlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının sunduğu tediye makbuzları ve banka dekontları da dikkate alınarak davacının alacağının 34.062,50 TL olduğu, davalının toplam 21.750,00 TL'lik ödeme yaptığı, bu durumda davacının 12.312,50 TL alacağı kaldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacının alacak talebi karşısında davalı tarafından dosyaya bir takım tediye makbuzları ve banka dekontları sunulmuş, davacıya ücret alacaklarının 21.750,00TL'lik kısmının ödendiği iddia edilmiş; ancak davacı tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile tediye makbuzlarındaki imzanın kendisine ait olmadığı, ödemenin neye istinaden yapıldığına dair açıklama bulunmadığı yönünde itirazda bulunmuştur. Davacı ayrıca 2013-2014 sezonu ücret alacaklarına ilişkin olarak bakiye alacaklarının tahsilini talep ettiğini, bu sezonda kendisine hiç ödeme yapılmadığını savunduğuna göre, davalının yaptığı ödemelerin ne için yapıldığının ve 2013-2014 sezonu için yapılıp yapılmadığının da tespiti gerekir. Bu durumda davacının tediye makbuzlarına yönelik itirazlarının değerlendirilerek davacının alacağının tespiti gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmiş olması doğru olmamış, bozma sebebidir.2- Davacının, davalı Klüp tarafından kesilen para cezası nedeniyle sorumlu olmadığı yönündeki talebine karşı davalı takas-mahsup itirazında bulunmuş, para cezasının davacının alacaklarından mahsubu gerektiğini savunmuştur. Mahkemece bu talepler yönünden... Tahkim Kurulu görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmiştir.16.5.2009 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun bu hususa ilişkin 5. maddesinde ilk derece hukuk kurulları başlığı altında Uyuşmazlık .....Kurulu ve Etik Kurulu'nun oluşturulduğu, aynı maddenin ikinci bendinde “ İlk derece hukuk kurulları kulüp lisansı ile ilgili kararlar almaya veya bu Kanun,... Statüsü,...’nin diğer talimat ve düzenlemeleri ile diğer yetkili... kurul ve organları tarafından alınacak kararlara ilişkin olarak çıkacak ihtilaflarda karar vermeye münhasıran yetkilidir.”şeklinde düzenlemeye yer verilerek, ilgili kurulların görevine girecek uyuşmazlıkların nelerden ibaret olduğu konusunda açık bir düzenleme getirilmeyerek, bu düzenleme... Ana Statüsüne bırakılmıştır. Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun görev ve yetkileri Futbol Federasyonunun ana statüsünde belirlenmiştir.5894 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden sonra... Ana Statüsü'nün 56. maddesinde 21.07.2011 tarihinde yapılan değişiklik ile Kulüpler ve futbolcular arasındaki futbolla ilgili her türlü sözleşmeden doğan ihtilaflarda, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun mecburi tahkim ve ihtiyari tahkim şeklinde iki ayrı görevi bulunduğu, sadece sportif cezalarla yetiştirme tazminatlarına ilişkin uyuşmazlıkların mecburi hakem olarak Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nda görülebileceği, diğer uyuşmazlıklarda ise Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun yetkili olabilmesi için tarafların ihtilafın ortaya çıkmasından sonra Kurulun yetkisini yazılı olarak kabul etmeleri şartı getirilerek, uyuşmazlığın doğmasından sonra yazılı olarak kabul etmeleri halinde uyuşmazlık çözüm kurulunun ihtiyari tahkim sıfatıyla bakıp sonuçlandırabileceği ve bu kararlara karşı Genel Hükümler uyarınca yargı yoluna başvurulabileceği anlaşılmakta olup,... statüsünde yapılan bu düzenleme ile Uyuşmazlık Çözüm Kurulu'nun yetkisi sözleşmenin tarafları yönünden ihtiyari hale getirilmiştir. Futbol Federasyonunun Ana Statüsünün 56. maddesinde, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu'nun mecburi tahkim görevi içinde bırakılan sportif cezalar Profesyonel Futbolcuların Statüsü ve Transferleri Talimatının ...) 30. maddesine göre tarafların talebi üzerine Uyuşmazlık Çözüm Kurulu tarafından verilen cezalar olup, bu düzenlemeye göre Profesyonel Futbolcu Sözleşmesini koruma dönemi içerisinde taraflardan birinin haklı bir sebebe dayanmaksızın fesh etmesi halinde, sözleşmeyi haksız fesh eden tarafın diğer tarafa tazminat ödemesine karar verilebileceği gibi, futbolcu yönünden müsabakadan men, kulüp yönünden transfer yasağı getirilmesi gibi bazı sportif cezalarında uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda profesyonel futbolcu sözleşmelerine bağlı olarak spor kulübünün kendi yaptığı iç düzenlemelere dayalı olarak uyguladığı para cezalarının... 30. maddesinde düzenlenen ve Uyuşmazlık Çözüm Kurulu tarafından verilen sportif cezalarla ilgisinin bulunmadığı, tamamen taraflar arasındaki özel hukuk hükümlerine tabi sözleşme ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle mecburi tahkim hükümlerine göre bu para cezalarına karşı Uyuşmazlık Çözüm Kurulu'na başvurulamayacağı anlaşılmaktadır. Dava konusu futbolcu alacağının tespiti, tahsili ve davalı ... kulübü tarafından uygulanan para cezasının mahsubuna dair somut uyuşmazlığın, taraflar arasında yapılan 27.08.2013 tarihli Profesyonel Futbolcu Sözleşmesi ve davalı ... Kulübü'nün iç disiplin düzenlemeleri kapsamında çıkardığı disiplin yönetmeliğine göre uygulanan para cezasının yerindeliği noktasında toplandığı anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibariyle mevcut Türkiye Futbol Federasyonu Ana Statüsünün 56. maddesindeki ihtiyari tahkim düzenlemesine göre “Uyuşmazlık Çözüm Kurulu”nun ihtiyari tahkim yetkisinin kabul edildiğine dair yazılı talepte bulunulmadığı gözetilerek, para cezasına ilişkin ihtilafın “Uyuşmazlık Çözüm Kurulu” tarafından çözümlenmesi mümkün değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, özel hukuk hükümlerine tabi sözleşme ilişkisinden kaynaklanmakta olup, sözleşme hukuku ve ilkelerine göre çözümlenmesi gerekir. Bu durumda para cezasına ilişkin uyuşmazlığı çözümleme görevi adli yargının görevi içerisinde kalmaktadır. Öyle olunca mahkemece davalının para cezasının davacı alacağından mahsubu talebine ilişkin olarak para cezalarının... hükümlerine göre usule uygun olup olmadığı ve yerindeliği noktasında işin esasına girilmesi ve davacı alacaklarından mahsup edilip edilemeyeceğinin değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.3- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün resen BOZULMASINA; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına; ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 09/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.