MAHKEMESİ : .... .. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/01/2015NUMARASI : 2014/8-2015/55Taraflar arasında görülen davada .... .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 27/01/2015 tarih ve 2014/8-2015/55 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK'nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkiline ait araçların Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortalarının davalı tarafından yapıldığını, bedelleri ödendiği halde müvekkilinin haberi olmadan poliçelerin iptal edildiğini, toplam zararlarının 94.572,51 TL olduğunu, 10.000 TL'lik kısım için açtıkları davanın kabul edildiğini ileri sürerek bakiye 84.572,51 TL'nin iptal tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zamanaşımı defiinde bulunduklarını, primlerin ödenmemesi nedeniyle poliçelerin iptal edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki ihtilafın .... .. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin dosyası ile çözümlendiği, kararın kesinleştiği, kesin hüküm ve esas teşkil eden anılan dosyada bilirkişi raporu ile 94.572,51 TL davacı zararının belirlendiği, önceki dosyada hükmedilen 10.000 TL'nin düşülmesi sureti ile kalan 84.572,51 TL alacağın tahsilinin gerektiği, dava konusu olayla ilgili olarak açılmış kamu davasının bulunduğu, bu durumda davaya uzatılmış zamanaşımının uygulanması gerektiği, buna göre zamanaşımı süresinin tamamlandığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne, 84.572,51 TL'nin poliçelerin iptal tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, faiz konusundaki fazla talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, davalı tarafından tanzim edilen poliçelerin haksız iptaline bağlı olarak oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı, zamanaşımı def'ini ileri sürmüş, mahkemece, dava konusu olayla ilgili ceza davasının bulunduğu, uzamış zamanaşımının söz konusu olduğu, uzamış zamanaşımının uygulanmasının ceza davası açılmasına ya da mahkumiyete bağlanamayacağı gerekçesiyle zamanaşımı def'inin reddine karar verilmiştir. Ancak, davalının acentesinin yetkilisi .... .... hakkında davacı Belediyeyi dolandırdığı iddiasıyla açılan kamu davasında .... .. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.05.2008 tarih, 2006/162 E.- 2008/191 K. sayılı kararı ile dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı gerekçesiyle beraat hükmü tesis edilmiş, katılan vekilinin temyiz talebi üzerine .... .. ... ...'nin .......... tarih, ..../..... E, - ..../..... K. sayılı ilamı ile de gerçekleşen zamanaşımı sebebiyle acente yetkilisi hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. Somut olayda uzamış zamanaşımının uygulanabilmesi için kamu davasının açılmış olması yeterli olmayıp isnat edilen fiilin suç teşkil etmesi gereklidir. Açılan kamu davasında zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verildiğinden davalının acenteliğini yapan şirket yetkilisinin eylemlerinin suç teşkil ettiğinin ceza mahkemesi kararıyla sabit olduğundan söz edilemeyecektir. Bu durumda mahkemece, delillerin takdir edildiği .... .. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.05.2008 tarih, 2006/162 E.- 2008/191 K. sayılı beraat kararının da değerlendirilmesi, davalının acentesi şirket yetkilisinin eylemlerinin suç teşkil edip etmediğinin mahkemece belirlenmesi ve acentenin eylemlerinin suç teşkil ettiğinin sabit görülmesi halinde uzamış zamanışımının uygulanması gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde zamanaşımı def'inin reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.