MAHKEMESİ : .... ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 20/01/2015NUMARASI : 2014/2530-2015/75Taraflar arasında görülen davada .... ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20/01/2015 tarih ve 2014/2530-2015/75 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı .... ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkiline nakliyat emtia sigortası ile davalının taşıma işini üstlendiği sigortalı malların davalı tarafın kusuru sonucu hasarlandığını, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini belirterek ödenen meblağın davalıdan rücuan tazminini dava etmiştir.Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, somut olayda uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK'nın 1472 (6762 sayılı TTK'nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile (trafik kazasına) sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden kaynaklandığı, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulandığı, davacının sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksiz fiilden kaynaklandığından uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında rucuen tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçeler ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Ancak, davacının 6102 sayılı TTK'nın 1472. maddesi kapsamında halefi olduğu sigortalı ile davalı arasında taşıma ilişkisi bulunmaktadır. Taşıma ilişkisi TTK'da düzenlenmekte olup, taşıma ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklar niteliği itibariyle TTK'nın 4. maddesine göre mutlak ticari davalardandır. Buna göre, somut olayda, taşıma ilişkisinin tarafı olan sigortalının halefi bulunan davacının açtığı rucuen tazminat davasında mahkeme görevli bulunduğundan, yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.