Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1999 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16774 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/06/2014 tarih ve 2013/824-2014/503 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait emtiayı Kocaeli'den Fransa'ya karayolu ile sorunsuz bir şekilde taşımasına rağmen ödenmeyen 2.930,34 TL taşıma bedelinin tahsili için davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız ve hukuka aykırı itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek ..... İcra Müdürlüğü'nün 2013/188 sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve %20 icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının emtiayı hasarsız bir şekilde teslim alıp müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında yüklediği araçtan indirerek farklı araçla taşıdığını, nakliye esnasında davacının kusurlu taşımasından dolayı yükün hasarlandığını, bu nedenle alıcıya 3.812,40 Euro ödediğini savunarak 3.812,40 Euro'nun davacının talebinden takas ve mahsubuna karar verilmesini istemiştir.Mahemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına davacının taşıma ücreti olarak davalıdan 2.875,00 TL alacaklı olduğu, davalın da kusurlu taşımadan dolayı davacıdan 8.949,99 TL alacaklı olduğu, alacakların karşılıklı olarak mahsup edilmesi sonucu davalının davacıya herhangi bir borcunun kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, navlun bedelinin tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taşımanın yapıldığı güzergâh dikkate alındığında, uyuşmazlığa "Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi (CMR)" hükümlerinin uygulanacağı tartışmasızdır. Uyuşmazlık, davacı taşıyıcının sorumluluğu ve sınırları noktasında toplanmaktadır. Davacının sorumluluğu ile sorumluluğunun kapsamının ve davaya konu hasar miktarının da CMR hükümlerine göre belirlenmesinin gerektiği kabul edilerek CMR hükümlerinin tartışılması ve taşıma uzmanı ile dava konusu emtianın hasarından anlayan bilirkişi heyetinden rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.