MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 24/12/2013NUMARASI : 2010/674-2013/546Taraflar arasında görülen davada İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/12/2013 tarih ve 2010/674-2013/546 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili şirketin, davalı şirkete taşıma hizmeti sunduğunu, taşıma hizmeti karşılığında davalı şirket adına fatura düzenlendiğini, faturaların davalıya kaşe ve imza karşılığında teslim edildiğini, ancak bedelinin tahsil edilemediğini, fatura bedellerinin ödenmesi için davalı borçluya ihtarname keşide edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine borçlu şirket aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığını, borçlunun yasal süre içinde borca ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin her türlü hak ve alacaklarına ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile Şişli 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/29463 esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına, müvekkili lehine % 40'tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; davacı şirketin, müvekkili şirkete süreklilik arz eden taşıma hizmeti verdiğini, davacı şirketin dava konusu ettiği 85 adet faturayı keserek müvekkili firmaya kontrol edilmek üzere teslim edildiğini, müvekkili firma tarafından ihtirazı kayıtla faturaların kontrol edilmek üzere teslim alındığını, davacının gönderileri alıcılarına teslim etmediğine edimini gereği gibi ifa etmediğine yönelik ihbarlar nedeniyle 250 adet dağıtıma ilişkin orijinal teslim belgelerinin kontrol edilmek üzere davacıdan istendiğini, ancak orijinal belgelerin sunulmadığını, kontrol edilmek üzere aldığı faturaların da davacı firmaya iade edildiğini, borçlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ihtarnameye konu faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ihtarnamede davalının itirazında olmayan tutarın 10.068,22 TL olduğu, ihtarnameden sonra 49 adet fatura bedelini ödediğini iddia eden davalının ödemeye dair makbuz sunmadığı, temerrüdün takip tarihi itibariyle gereçekleştiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının Şişli 2.İcra Müdürlüğü'nün 2010/29463 esas nolu takip dosyasındaki 10.068,22 TL alacağa itirazının iptaline, takibin bu kısım üzerinden devamına, alacak yargılama sonucu belli olduğundan icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.2- Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı alacağın tahsili istemiyle yapılan icra takibine itirazın iptaline ilişkin olup, mahkemece davalının itirazında olmayan faturaların bedeli olan 10.068,22 TL yönünden dava kabul edilmiş ve bu miktar üzerinden icra takibinin devamına karar verilmiştir. Dosyada 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan raporda davalı vekilinin, dosyaya, söz konusu fatura bedellerinin ödendiğini gösteren çekleri, çek teslim tutanaklarını ve ticari defter örneğini sunduğuna dair savunmaları incelenmemiş, mahkemece de değerlendirilmemiş, aksine davalı tarafından ödeme makbuzlarının ibraz edilmediği yönünde tespit yapılmıştır. Bu durumda davalı vekilinin savunmaya dayanak olarak dosyaya ibraz ettiği söz konusu belgelerin incelenerek dava konusu faturalara karşılık olarak ödeme yapılıp yapılmadığı ve borcu sona erdirip erdirmediğinin tespiti konusunda davalı yanın savunmasını da karşılayacak şekilde ek rapor veya gerekirse yeni bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.3- Kabule göre de, taşıma ücretinin likit olması karşısında itirazın iptali davasında kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle kabule göre, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden taraflara iadesine, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.