Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 197 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8130 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 04/06/2009NUMARASI : 2007/284-2009/363Taraflar arasında görülen davada İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04.06.2009 tarih ve 2007/284-2009/363 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 07.01.2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av..... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili nezdinde taşıma rizikolarına karşı sigortalı klima emtiasının Fransa'dan Türkiye'ye taşınmasının davalı tarafından üstlenildiğini, üç adet klimanın hasarlı şekilde teslim edildiğini, sigorta ettirene tazminat ödendiğini, rucu koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, 22.619,00 YTL'nin 12.10.2006 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, sigorta poliçesinin yüklemeden 7 gün sonra düzenlendiğini, hükümsüz olduğunu, esasen dava dışı sigorta ettirenin malın bedelini ödemediğini, bir zararının bulunmadığını, yüklemenin gönderici tarafından yapıldığını, sürücüye istife müdahale imkanı tanınmadığını, iki ünitenin her birinin 2.550 kg, diğerinin 1.000 kg olduğu dikkate alındığında yüklemenin taşıyıcıda olduğunun kabulünün mümkün bulunmadığını, esasen sorumluluğun sınırlı olduğunu, %5 oranında faiz talep edilebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı nezdinde taşıma rizikolarına karşı sigortalı emtianın Fransa'dan Türkiye'ye taşınması işinin davalı tarafından üstlenildiği, 4 adet klimanın iki adedinin yeterli şekilde sabitlenmemesi ve istiflemesinin doğru yapılmaması nedeniyle hasara uğradığı, davalının sürücüsünün yazılı beyanından istiflemesinin ve sabitlenmesinin taşıyıcıya ait olduğunun ortaya çıktığı, davalının 17/4-c maddesinden faydalanamayacağı, zararın belirlendiği, zararın CMR'nin 25 ve 23. maddelerine göre belirlendiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 20.783,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, emtia taşıma sigorta poliçesi uyarınca ödenen tazminatın rucuan tahsili istemine ilişkindir.Davacı nezdinde taşıma rizikolarına karşı sigortalı emtianın davalı tarafından Fransa'dan Türkiye'ye taşındığı, taşıma sırasında hasar meydana geldiğinden bahisle davacının sigorta ettirene tazminat ödediği, halefiyet ilkesi uyarınca davalıdan rucuan tazmini için eldeki davayı açtığı hususu uyuşmazlık konusu değildir. Ayrıca, davacı ile dava dışı sigorta ettiren arasında 28072971 numaralı taşıma abonman sözleşmesi imzalandığı, dava konusu taşımaya yönelik olarak 28097270 numaralı spesifik poliçenin de bu abonman poliçeye bağlı olarak düzenlendiği, her ne kadar poliçe 27.06.2006 tarihinde tanzim edilmiş ise de sigorta teklifnamesinin yükleme başlamadan 20.06.2007 tarihinde yapıldığı, davacı ile sigorta ettiren arasında geçerli sigorta sözleşmesi akdedildiği hususları da dosya kapsamıyla sabittir.Mahkemece, emtiadaki hasarın yeterli şekilde sabitlenmemesi ve gereği gibi istiflenmemesinden kaynaklandığı kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak, davacının dava dışı sigorta ettirene ödemesine mesnet abonman sigorta poliçesinin 'Sigorta Teminatı' kısmında ambalaj ve istifleme yetersizliği veya uygunsuzluğundan kaynaklanan ziya, hasar ve masrafların teminat harici olduğu hükme bağlanmıştır. Davacının sunduğu tazminat makbuzu ve ibraname içeriğinde, dava dışı sigorta ettirenin tahsil ettiği miktarlar itibariyle haklarını davacıya devir ve temlik ettiğine dair bir açıklamaya yer verilmediği gibi, davacı da somut olaya uygulanması gereken mülga BK’nın 162 ve devamı maddeleri uyarınca sigorta ettirenin davalıya yönelik haklarını kendilerine temlik ettiklerine dair temlikname de sunmamıştır. Taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık, davacının rucu hakkı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.Bu durum karşısında, davacının davacısını halefiyet ilkesi uyarınca açtığı, ödemelerini kapsar şekilde dava dışı sigorta ettirenden verilme temlikname sunmadığı, zararın taşınan emtianın istifleme yetersizliği ve uygunsuzluğundan kaynaklandığı, yapılan ödemenin hatır ödemesi (ex gratia) olduğu, davacıya rücu hakkı vermeyeceği dikkate alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. 2- Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.