MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/03/2014NUMARASI : 2013/256-2014/104Taraflar arasında görülen davada İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11.03.2014 tarih ve 2013/256-2014/104 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davacı nezdinde makina kırılması sigorta poliçesi sigortalı bulunan kule vinçin sigortalı şirket tarafından davalıya kiralandığını, davalı tarafından inşaat şantiyesinde kazık ve kırma çalışmaları yapıldığı sırada sigortalı kule vinçin, beton zeminin çökmesi nedeniyle devrilerek hasara uğradığını, sigortalı firma ile davalı arasında yapılan sözleşme gereği davalı/kiracının meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu, hasar nedeniyle sigortalısına 137.233,50 TL hasar tazminatı ödediğini, taleplerine rağmen davalı tarafından hasar tazminatının ödenmediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve %20 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava konusu hasarın davacının sigortalısının vinci hatalı kurmasından kaynaklandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının dava konusu kiralık kule vincin dibine su borusu bırakılarak gece boyunca suyun akmasına ve kule vincin oturma tabanının altındaki toprağın yumuşayarak vincin ağırlığı nedeniyle kaymasına ve vincin devrilerek hasara uğramasına neden olduğu, davalı şirketin tam kusurlu bulunduğu, davalı olayda kule vinci kiralayan şirketin kusurlu olduğunu savunsa da dava konusu kule vincin kiralandığı 19.08.2011 tarihinden 21.10.2011tarihine kadar 2 ay boyunca hasara uğramadan çalıştığı ve bu sırada yüke maruz kaldığı halde herhangi bir devrilme olayı yaşanmadığı, kule vincin kurulumunda bir hata olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline, icra inkar tazminatı talebinin, alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, makine kırılması sigorta poliçesine dayalı olarak ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Hükme esas alman bilirkişi raporunda, dava konusu hasarla ilgili ekspertiz raporundan başka bir delil olmadığından bu rapora itibar edildiği, hasarın ekspertiz raporunda belirtildiği gibi davalı şirket sorumlularının dava konusu kule vincin dibine su borusu bırakarak gece boyunca suyun aktığı, bu nedenle kule vincin tabanının altındaki toprağın yumuşayarak vincin ağırlığı nedeniyle kayarak kule vincin devrilmesi suretiyle oluştuğu bildirilmiştir. Ancak, dosya içinde bulunan ekspertiz raporunun incelenmesinde hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde hasarın yukarıda yazılı nedenden ileri geldiğine ilişkin bir tespit bulunmayıp, sadece ekspertiz sırasında yardımcı olan sigortalı makinenin sahibi dava dışı şirket sorumlusunun hasarın anılan nedenle meydana geldiğini beyan ettiği hususu ifade edilmiştir. Ayrıca, ekspertiz raporunda sigortalı kule vincin oturduğu beton ölçülerinin vinç için yeterli olmadığı belirtilmesine rağmen bilirkişi raporunda bu husus hiç tartışılmamıştır. Bu nedenlerle, hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli olmadığından mahkemece eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.