Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1847 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11676 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL 29. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 07/03/2013NUMARASI : 2011/142-2013/43Taraflar arasında görülen davada İstanbul 29. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07.03.2013 tarih ve 2011/142-2013/43 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili firmanın uluslararası alanda taşımacılık lojistik hizmeti verdiğini, bu kapsamda davalı ile olan ticari ilişkiye bağlı cari hesap ilişkisi oluştuğunu, düzenlenen fatura bedelinden kalan miktar olan 103.571,20 Euro (225.112,00 TL) ödenmemesi üzerine davalı aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, haksız itirazın iptaline, takibin devamına, davalıdan icra inkar tazminatı alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, mülga TTK 767. maddesine göre taşımadan kaynaklanan taleplerinin 1 yılda zamanaşımına uğradığını, talep edilen alacak konusunda taraflar arasında mutabakat bulunmadığını, hizmetin verildiğinin kanıtlanması gerektiğini ileri sürerek, davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini, ayrıca davanın kabulü halinde, müvekkilinin iade edilen faturalardan kaynaklanan alacağının karşı alacaktan takasını talep etmiştir.Mahkemece, davalı şirketin davacı ile olan ilişki dönemine ait tutmakla yükümlü olduğu yasal ticari defter, kayıt ve dayanak belgelerin limited şirket olan dönemde usulüne uygun tutulduğu, anonim şirkete dönüşmesinden sonra usulüne uygun tutulmadığı, usulsüz tutulan bu kayıtların TTK hükümlerine göre sahibi aleyhine delil teşkil etmekte olduğu, davalı tarafın düzenlediği toplam 25.591,56 Euro'luk faturaların davacı tarafından iadeli taahhütlü olarak davalıya yasal sürede iade edildiği, davacı faturaları toplamının 127.336,38 Euro olduğu, davalı kaydında davacı tarafından düzenlenen faturaların ödenmemiş olarak yer aldığı, davacının davalıya dava konusu hizmeti fatura kapsamında verdiği ve alacağın likit olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin 103.571,20 Euro'ya takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa'nın 4/a maddesine göre %10 faizi geçmeyecek şekilde faiz yürütülerek devamına, takip tarihindeki efektif alış satış kuru üzerinden hesaplanan %40 icra inkar tazminatı tutarı 89.415 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, navlun alacağından kaynaklandığı iddia olunan alacağın tahsili için girişilen takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Davalı taraf, alacağın zamanaşımına uğradığını savunmuş, mahkemece ise taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu ve davanın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu gerekçesi ile zamanaşımı def'ine ilişkin savunmasının reddine karar verilmiştir. Ancak, zaman itibariyle uyuşmazlığa uygulanması gereken 6762 sayılı Yasa'nın 87. maddesi uyarınca cari hesap sözleşmesinin yazılı olarak yapılması ve anılan maddede ön görülen diğer koşulların mevcut olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta böyle bir sözleşmenin varlığı kanıtlanamadığına göre, mahkemece davalının zamanaşımı def'inin taşıma hükümlerine göre değerlendirilmesi gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak uyuşmazlığın esasına girilmesi doğru görülmemiş, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine gerek olmadığına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.