Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1818 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 347 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : DERİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/10/2011NUMARASI : 2008/134-2011/131Taraflar arasında görülen davada Derik Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.10.2011 tarih ve 2008/134-2011/131 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar vekili, davalının sevk ve idaresinde bulunan aracın kaza yapması sonucu araçta bulunan müvekkillerinin çocukları ve kardeşi olan Hazal Oral'ın hayatını kaybettiğini, vefat eden H. O.'ın cenaze ve defin masraflarının karşılanmadığını, müvekkillerinin zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında ödenen 18.377,00 TL dışında herhangi bir maddi ve manevi tazminat almadıklarını ileri sürerek, şimdilik cenaze, defin giderleri için 5.000,00 TL maddi ve tüm müvekkilleri için 75.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili, yargılama aşamasında manevi tazminatın miktarının 72.000,00 TL olduğunu ve maddi tazminat talebinden vazgeçtiklerini beyan etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının kusuru nedeniyle meydana gelen kazada davacıların çocukları ve kız kardeşleri olan Hazal'ın hayatını kaybettiği, 818 sayılı BK. 41. ve 47. maddesi gereğince tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacı tarafın beyanları, olayın oluşu, tarafların toplum içerisinde işgal ettiği yer, davalının kusur durumuna göre baba S.. O.. için 2.000,00 TL, anne Z.. O.. için 2.000,00 TL, kardeş E.. O.., M.. O.., V.. O.. ve S.. O.. için ayrı ayrı 1.000,00'er TL olmak üzere toplam 8.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerektiğinden bahisle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı, taraflar temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Dava, davacıların yakınının yolcu olarak bulunduğu aracın karıştığı trafik kazası neticesi vefatı nedeni ile kazaya karışan aracın şoförü aleyhine açılan manevi tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel durumları göz önünde tutarak hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Somut olayda, kazanın meydana gelmesindeki tüm kusurun davalı sürücüde olması, kazanın oluş şekli, davacı anne-babanın ve kardeşlerin olaydan etkileniş derecesi, olay tarihindeki paranın alım gücü dikkate alındığında, H. O.'ın ölümü nedeniyle davacılar lehine hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı az olup, davacılar yönünden adalete uygun, makul bir manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacılar yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 478,15 TL harcın temyiz eden davalıya iadesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacılara iadesine, 03.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.