Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18014 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17630 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/03/2013NUMARASI : 2006/527-2013/54Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/03/2013 tarih ve 2006/527-2013/54 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 18/11/2014 günü hazır bulunan davacı vekili Av. Z.. Ş.., davalılardan .... İletişim A.Ş. vekili Av. B. B.. ve diğer davalı.... Rekl. Ltd. Şti. vekilleri Av. Z. A.. ile Av. F.. A.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin "Grafiler" olarak tanınan güzel sanat eserlerinin 1993 yılından bu yana eser sahibi olduğunu, söz konusu eserlerin birçok sergide teşhir edildiğini, 6 ayrı kitapta alenileştirilip, sayısız gazete, dergi, tv ve internet yayınlarına konu edildiğini, davalılardan .... Reklamevi A.Ş'nin diğer davalı ... A.Ş. reklamlarında müvekkiline ait "Grafileri" taklit ve tahrif ederek "Guddikler" ismi altında sözde yeni karakterler oluşturduğunu iddia ederek kullandığını, “Guddiklerin” müvekkiline ait "Grafilerin" başarısız birer taklidi olduğunu ve davalıların müvekkilinin FSEK kapsamında yer alan mali ve manevi haklarını alenen ihlal ettiklerini ileri sürerek, FSEK hükümleri gereğince haksız tecavüzün tespitini, giderilmesini, mali ve manevi hakların saklı tutulmasını talep ve dava etmiş, daha sonra 11.01.2010 tarihinde sunulan ıslah dilekçesiyle (500.000) TL'nin FSEK'nın 68/1. maddesi uyarınca 3 katı olan (1.500.000) TL tutarında maddi ve (20.000) TL manevi tazminatın haksız fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının eserinin önceki tasarımlardan esinlenme ile oluşturulduğu ancak özgün olduğu, dava konusu “Gibigibilerin” ise çeşitli unsurlarının davacının eserinden alınarak oluşturulduğu ve bağımsız olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının eser üzerindeki telif haklarına davalıların tecavüz ettiklerinin tespitine ve önlenmesine, FSEK'nın 68. maddesi dikkate alınarak 50.500 TL'nin 3 katı karşılığı 151.500 TL maddi ve takdiren 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, hüküm altına alınan maddi tazminatın yarısına 20.02.2009 tarihinden, kalan yarısına dava tarihinden itibaren, manevi tazminata da 20.02.2009 tarihinden itibaren ticari faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve mahkemece rayiç bedelin tespiti konusunda görüşüne başvurulan bilirkişi raporuna karşı davacı vekilince yapılan itirazlara dayanak olarak sunulan ve emsal olduğu ileri sürülen sözleşmelerdeki davacı çalışmalarının, işbu davada davanın konusunu oluşturan “grafiler” karakterleri gibi davalı .... A.Ş'nin reklamları için özel olarak tasarlanmamış, tüm hakları satın alınmamış, davacının kullanma hakkını kendi uhdesinde muhafaza ettiği çalışmalar olduğunun sözleşme kapsamlarından anlaşılamamasına, bu durumda anılan sözleşmelerin mahkemece rayiç bedel tespitinde esas alınmamasında bir isabetsizliğin bulunmamasına ve davacının tecavüzün ref'i talebinin, mahkemece fazlaya ilişkin davacı talepleri kapsamında reddedilmiş bulunmasına göre, mümeyyiz taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.2- Ancak dava, FSEK hükümlerine dayalı tecavüzün tespiti, ref'i, önlenmesi, maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece davacının ilk tespit tarihinin 20.02.2009 olduğu ve geçmiş döneme ilişkin faiz yürütülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle hükmedilen meblağın yarısına bu tespit tarihinden, diğer yarısına 11.10.2006 dava tarihinden itibaren temerrüt faizi yürütülmüştür. Oysa davacı vekilince anılan tespit, tecavüzün halen devam ettiğinin ispatı için sunulmuş olup, mahkemenin bu görüşü, izinsiz kullanımın ve tecavüzün bir kez yapılmasını, farazi lisans bedeli talebi için yeterli sayan FSEK'nın sistematiğine uygun bulunmadığı gibi dava tarihinde tecavüzün varlığını tespit eden mahkeme kabulüne de uygun değildir. Davacı tarafça davalının dava tarihinden önce temerrüte düşürüldüğü ispat edilemediğine göre, ıslah edilen alacak tutarı dahil mahkemece hükmedilen tüm alacak miktarına, dava tarihinden itibaren temerrüt faizi yürütülmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir. 3- Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece farazi lisans bedelinin (500.000) TL olduğu, davacının FSEK'nın 68. maddesi uyarınca 3 katını talep etmesi halinde reddedilen maddi tazminat miktarının farazi lisans bedeline göre belirlenmesi gerektiği kabul edilmiş ve davalılar yararına hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderleri bu tutara göre hesaplanmıştır. Ancak mahkemenin bu kabulü de doğru değildir. Zira FSEK'nın 68. maddesi hükmü uyarınca davacının farazi lisans bedelinin bir katını veya iki katını talep etmesi mümkün iken somut uyuşmazlıkta davacı vekilince üç katı talep edilmiştir. O halde davacının maddi tazminat talebinin farazi lisans bedelinin üç katı yani (1.500.000) TL olduğunun kabulü gerekir. Nitekim davacı vekilince de ıslah harcı anılan tutar üzerinden yatırılmıştır. Doğru olan da budur. O halde mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin (1.500.000) TL olduğunun kabul edilmesi ve davalılar yararına reddedilen kısım için hükmedilecek vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin bu tutara göre hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bu nedenle de davalılar yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mümeyyiz taraf vekillerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle de davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz taraflar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınıp, yekdiğerine verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 20/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.