MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/11/2013NUMARASI : 2011/745-2013/579Taraflar arasında görülen davada Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/11/2013 tarih ve 2011/745-2013/579 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait uçakla Bodrum'dan İstanbul'a seyahat ettiğini, 2 adet kuaför makasının güvenlik nedeniyle uçuş öncesi silah teslim tutanağı ile uçuş sonrası teslim edilmek üzere alındığını, Sabiha Gökçen Havalanına vardığında makasların bulunamadığını, tüm başvurularına rağmen makasların teslim edilmediğini, davalı tarafından kayıp bagaj raporu tutulduğunu, 4.956,00TL lik kayıp makasların bedelinin tahsili için başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı tarafın kaybolan makaslarına manuel bagaj etiketi takıldıktan sonra güvenlik poşetine konularak uçak ambarında taşındığın??, taşıma sonunda ise kayıp olan makaslara ilişkin olarak kayıp eşya raporu düzenlendiğini,müvekkilinin dava konusu makasların kaybı dolayısıyla herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, kargo taşıması olması nedeniyle taşıyıcının sınırlı sorumluluğu bulunduğunu, talep edilen bedelin fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının makasları güvenlik görevlisine teslim ettiği, bu güvenlik görevlisinin davalı taşıma şirketinin elemanı olup olmadığının tam olarak belirlenemediği, makasların davalı şirket uhdesine geçip geçmediğinin tam olarak bilinemediği, davalının var ise oluşacak zarardan sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, davalı tarafça sunulan takipsizlik kararına istinaden davacının makasları güvenlik görevlisine teslim ettiği, bu güvenlik görevlisinin davalı taşıma şirketinin elemanı olup olmadığının tam olarak belirlenemediği, davalının zarardan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davanın redddine karar verilmiş ise de, mahkemenin gerekçesine esas aldığı takipsizlik kararı davalı tarafın delil listesinde bulunmayan davacı tarafca da açıkca muvafakat edilmeyen sonradan sunulan bir delil olması nedeniyle itibar edilemeyeceği gibi, esasen makasların havaalanı girişinde güvenlik görevlisince teslim alınması da davacı iddiasıyla çelişmemektedir. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde 2 adet kuaför makasının havaalanı yetkilileri ile birlikte güvenlik poşeti yapılıp bagaj etiketi verilerek uçağın kargo bölümü olan ambar kısmına alındığını, daha sonra da kayıp bagaj raporu tutulduğunu beyan etmesi ve en önemlisi her iki tarafca da delil olarak davalı şirket antetli silah teslim tutanağına dayanılması karşısında, dava konusu makasların davalı taşıyıcıya teslim edildiği ve davalının bu eşyayı davacıya teslim etmekle yükümlü olduğu açıktır. Bu durumda, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.