MAHKEMESİ : ANKARA (KAPATILAN) 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 11/02/2013NUMARASI : 2011/396-2013/51Taraflar arasında görülen davada Ankara (Kapatılan) 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/02/2013 tarih ve 2011/396-2013/51 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 11/11/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı-karşı davalı vekili Av. H.. Ç.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili ,müvekkili ile davalı .. Sistemleri Bilişim Hizmetleri Pazarlama Ticaret Ltd. Şti. (GOF) arasında 31.03.2010 tarihinde franchise sözleşmesi imzalanmış olduğunu, işbu franchise sözleşmesi ile müvekkilin davalıdan "garantionlinefatura" sistemi ve bu sistemin adı dahil GOF markalarının kullanma lisansını satın almış olduğunu, müvekkilinin davalıyı ... Bankası'nın bir iştiraki olarak düşündüğünü, franchise görüşmelerinde de davalı şirket yetkililerin ... Bankası 'nın bir iştiraki olmadıklarını gizlediklerini, davacının sözleşme hükümlerine göre bir ... Bankası iştiraki olduğunu düşündüğü "garantionlinefatura" sistemi ve bundan türetilmiş "GOF" markalarının lisansını aldığına inanarak sözleşme akdettiğini, ticari itibari yüksek ve marka değeri olan bir kuruluş olduğuna ve vaat edilen aylık 5.000,00 TL kazanca aldanarak sözleşme imzalamasının akabinde aynı gün franchise ve tefrişat bedeli olarak 30.591,50 TL'yi ve yine garanti online teminat bedeli olarak 5.000,00 TL'yi 15.04.2010 tarihinde yatırdığını; davacıya aylık 5.000,00 TL kazanç vaat edilen bu yatırım için aylık 1.000,00 TL'den işyeri kiraladığını ve 1 yıllık kira bedeli olan 12.000,00 TL'yi peşin olarak ödediğini; akdedilen franchise sözleşmesinin esas unsuru olan sözde fatura ödeme sisteminin kurulmasıyla, müvekkilinin 16.04.2010 tarihinde faaliyet göstermeye başladığını, sistemin düzgün olarak çalışmadığını, müvekkilinin bu hususu 21.05.2010 tarihli ihtarnamesi ile davalı şirkete bildirdiğini ve sistemdeki aksaklıkların düzeltilmesini istediğini, müvekkilinin bu ihtarnamesine yazılı bir cevap gelmediğini, müvekkilinin fatura ödemesi kabul edemez duruma ve bu amaçla kurduğu işyerini kapatma noktasına geldiğini; fatura ödeme sistemi dışında sözde verildiği vaat edilen hizmetlerin hiçbirisinin bulunmadığının zaman içinde anlaşıldığını , bu açık hukuki imkânsızlık karşısında 31.03.2010 tarihinde marka sahibi olmayan davalı ile yapılan franchise sözleşmesinin hükümsüz olduğunu ileri sürerek davacı ile davalı şirket arasında akdedilen 31.03.2010 tarihli franchise sözleşmesinin hükümsüz olduğunun tespitine, franchise ve tefrişat bedeli adı altında davalıya ödenen 30.591,50 TL'nin şimdilik 10.000,00 TL'sinin, Garantionline teminat bedeli adı altında davalıya ödenen 5.000,00 TL'nin , müvekkili tarafından 1 yıllık işyeri kirası bedeli ve işyeri açılışı tadilat ve sair masrafları için şimdilik 1.000,00 TL'nin 31.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte, müvekkilinin kâr mahrumiyeti alacağı için şimdilik 1.000,00 TL'nin davalıdan tazmin ve tahsiline, davacının manevi zararına karşılık 3.000,00 TL'nin davalıdan tazmin ve tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş,karşı davanın reddini istemiştir.Davalı(k.davacı) vekili davalı şirketin Türkiye'nin muhtelif noktalarında çeşitli kurum ve kuruluşlara ait elektrik, su, doğalgaz ve sair ödemelerin tahsili, fatura ödemelerinin temini ile on-line hizmetler sunan bir şirket olduğunu, mevcut bayiler kanalıyla TTK çerçevesinde aracı-komisyoncu olarak faaliyet göstermekte olduğunu, söz konusu faaliyetler kapsamında davacı ile 31.03.2010 tarihinde iki yıl süre ile Franchise Sözleşmesi imzalandığını; kendisine GOF bayiliği verilmiş olan davacının kısa bir süre sonra ihtarname keşide ederek bir takım şikâyetlerini ve bu şikâyetlerin giderilmesini dile getirdiğini, bir süre sonra ise müvekkili şirkete herhangi bir ihbarda bulunmaksızın kendisine verilen bayiliği kapattığı ve faaliyetlerinin durdurduğunun tespit edildiğini, bu nedenle müvekkili tarafından kendisine ihtarname keşide edilerek bayiliğin iptal edildiğini, sözleşme hükümleri gereğince 10.000 USD tutarındaki cezai şartın ödenmesi gerektiği; bu davanın açılmasındaki asıl amacın bayilik sözleşmesinde yer alan yükümlülüklerden kurtularak haksız kazanç elde etmek olduğunu ileri sürerek öncelikle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini istemiş,karşı davasında ise kâr kaybı ve cezai şart alacaklarının toplamını teşkil eden maddi zararın şimdilik 7.500,00 TL'sinin temerrüt tarihi olan 26.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davacı/karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece iddia,savunma,dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi asıl ve ek raporuna göre; taraflar arasında imzalanan 31/03/2010 tarihli Franchise sözleşmesinde herhangi bir tescilli markanın kullanımının devrinden bahsedilmediği; dolayısıyla Franchise veren davalı şirket tarafından TPE nezdinde 22/07/2008 tarihinde 2008/43403 başvuru numarası ile yapılan "gof garantionline fatura" marka başvurusunun 19/08/2009 tarihinde reddedilmiş olmasının, taraflar arasında imzalanan 31/03/2010 tarihli "Franchise Sözleşmesi"nin geçersiz olması gibi bir sonuç doğurmadığı; taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli bulunduğu ve taraflar yönünden hak yükümlülük doğmasına olanak verdiği; ayrıca, asıl davanın davacısının dava dilekçesinde Franchise veren şirket tarafından imzalanan 31/03/2010 tarihli Franchise sözleşmesinin hükümlerine göre bir garanti bankası iştiraki olduğunu düşündükleri savunmasının da TTK'nın 20.maddesinde ifade edilen basiretli iş adamı gibi hareket etme zorunluluğu ile bağdaşmadığı; diğer yandan sözleşmenin uygulanması noktasındaki imkansızlığın objektif olması gerektiği, taraflar arasında imzalanan 31/03/2010 tarihli Franchise sözleşmesinin her iki tarafında karşılıklı özgür iradesine uygun olarak düzenlenmiş olduğu; söz konusu sözleşmede esas ve şekil yönünden bir eksiklik bulunmadığı gibi yürürlükte bulunan mevzuata göre geçersiz olmasını gerektiren bir nedeninde bulunmadığı; bu çerceve de asıl dava açısından 31/03/2010 tarihli Franchise sözleşmesinin hükümsüz olduğunun tesbiti ve bu tesbite bağlı olarak yapılan davacı taleplerinin yerinde olmadığı; taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamındaki sistemin çalışmaması sözleşme konusunu oluşturduğundan haklı sebeple fesih nedeni olabileceği; ancak, davacının fesih bildiriminde bulunmadığı; sistemin çalışmamasının davacıyı haklı nedenle sözleşmeyi feshetme hakkı verebileceği bu hakkın kullanılmamış olduğu sürece davalı/karşı davacının sözleşme kapsamında haklarını basiretli bir tacir olarak doğruluk ve güven ilkesine göre karşılıklı yarar ve çıkarlarını tartmak suretiyle kullanabileceği, karşı dava açısından ise; 31/03/2010 tarihli Franchise Sözleşmesi'nin 19. maddesinde "iş bu sözleşme kapsamında GOF'un sözleşmeyi tek taraflı olarak hiç bir ihtara ve ihbara gerek olmaksızın feshedebileceği hallerde, ilgili maddelerde belirtilen cezai şart tutarları bayiden talep edilecektir, işbu sözleşme kapsamındaki tüm fesih halleri de, bayii tarafından olarak hiçbir ihtara ve ihbara gerek kalmaksızın 10.000 USD tutar, cezai şart olarak ilk talep anında ödenecektir. 10.000 USD'lik cezai şartın talep edilebilmesi için bayiin kusuru ile sözleşmenin feshinin gerçekleşmiş olması gerekmektedir." şeklinde ifade edilen hükmü gereğince karşı davanın 10.000 USD tutarındaki cezai şart tutarının taraflar arasında imzalanan sözleşmeden kaynaklanan yerinde bir talep olmadığı; davalı/karşı davacının bu talebini/sözleşme kapsamında haklarını basiretli bir tacir olarak doğruluk ve güven ilkesine göre karşılıklı yarar ve çıkarlarını tartmak suretiyle kullanabileceği; taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamındaki sistemin çalışmamasının davalı/karşı davacı yönünden sözleşmeye öncelikli aykırılık/kusur teşkil ettiği; bu sebeple davalı/karşı davacının, kusurlu olduğu yerde, bu kusuruna dayanarak hak iddia etmesinin mümkün olmadığı, ilk kusurun davalı/karşı davacı şirkete ait bulunduğu gerekçeleriyle asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.Karar davacı/k.davalı vekilince temyiz edilmiştir.Dava taraflar arasında imzalanmış bulunan 31.03.2010 tarihli Franchise Sözleşmesi'nin hükümsüz olduğunun tespiti ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Taraflar arasındaki sözleşmenin 2. maddesinde sözleşmenin konusunun "G.... Fatura sisteminin GOF, bayi ve garantör arasındaki ticari faaliyet hak, yetki ve yükümlülüklerini" düzenlediği belirtilmiş, 3. maddesinde GOF'un markasını korumak için bayiden teminat alma hakkının bulunduğu kararlaştırılmış,9/i maddesinde tayinin GOF'un imajına marka değerine aykırı faaliyette bulunamayacağı, 12. maddesinde GOF'un marka tanınmışlığı artırmaktan, 15. madde de GOF markalarından söz edilmiştir. Bu durumda mahkemece sözleşmenin davalının davacıya markanın kullanım hakkının devrini içerip içermediğinin anılan sözleşme hükümleri dikkate alınıp belirlenmesi, içerdiğinin tespiti halinde davalının davacıya kullanım hakkını devredebileceği tescilli bir markasının bulunmadığı da gözetilerek davacının sözleşmenin hükümsüzlüğü talebinin mülga B.K'nın 23 v.d maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekirken bu hususta yeterli gerekçe ve incelemeye dayanmayan bilirkişi rapor ve ek raporuna göre yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle davacı-k.davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-k.davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı-k.davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.