MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12.05.2011 tarih ve 2011/129-2011/257 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğu dönemde şirketin ticari faaliyetinin gerçekleşmesi maksadıyla iş yaptığı şirket tarafından 150.000 USD değerinde teminat mektubu talep edildiğini, müvekkilinin bu miktarı bankaya depo ettiğini, ancak daha sonra geri ödenmediğini ileri sürerek, şimdilik 10.000 USD’nin iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, teminatın davacı tarafından yatırılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, ...Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen yetkisizlik kararının taraf vekillerinin yüzlerine karşı verildiği, yetkisizlik kararının kesinleştiği, davacı vekilinin gönderme dilekçesini takip eden 10 günlük süre içinde vermediği gerekçesiyle HUMK'nun 193/son maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, eski şirket ortağ??nın, şirket ortağı olduğu döneme ilişkin şirketin faaliyetinin gerçekleşmesi amacıyla yatırdığı teminatın şirketten tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçeyle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 193. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de, 1086 sayılı HMK'nun 193. maddesi uyarınca yetkisizlik kararına ilişkin Yargıtay onama kararının tebliğ edildiği tarihten başlayarak 10 gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kağıdı tebliğ ettirilmesi gerekmekte olup, davacı vekilinin henüz Yargıtay onama kararı kendisine tebliğ edilmeden 17/02/2011 tarihinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi yönünde gönderme dilekçesi vermesi nedeniyle davanın esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin yanlış değerlendirme ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülerek kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.