MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 27/02/2013NUMARASI : 2011/797-2013/94Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/02/2013 tarih ve 2011/797-2013/94 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili şirkete emtia nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı malların taşınmak üzere davalıya tam ve hasarsız olarak teslim edilmiş ise de, forklift ile sevk edilen emtiaların hasarlı olarak sigortalıya teslim edildiğini, hasarın forkliftlerin çarpışması sonucu meydana geldiğini, hasar nedeniyle müvekkilinin sigortalısına 3.220,00 USD ödeme yaparak sigortalının haklarına halef olduğunu, davalının meydana gelen zarardan sorumlu olmasına rağmen ödeme yapmadığını, bu nedenle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak, davalının haksız itirazı ile takibi durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını ve süresi içerisinde ihbar yükümlülüğünü de yerine getirmediğini, malda meydana geldiği iddia edilen hasardan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, herhalükarda sorumluluğun sınırlı olduğunu, sorumluluk sınırını aşmamak kaydıyla ancak karar tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini ayrıca, istenecek tazminatın faiz dahil toplam miktarının Konvansiyon'da öngörülen sınırı aşamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı Samsung firmasının sigortalıya 32 parça emtiayı, 24.09.2010 tarihli fatura ile sattığı, davalının taşıyıcısı olduğu hava yük senedinde gönderenin Samsung Ltd., senedi düzenleyenin Morrison Express Corp (....) Ltd, gönderilenin sigortalı Vestel firması, taşıyıcının davalı-taşıyıcı olduğu, davalının sunduğu hava yük senedinde ise, gönderenin Morrison Express Corp (...) Ltd, gönderilenin Ulusoy International Inc. firması olarak göründüğü, bu durumda faturaya göre taşımada, gönderilen sigortalı V... firması, gönderen ise S... firması olup, ikinci hava yük senedindeki Morrison firması ve Ulusoy firmalarının taşıma işleri organizatörü olduğu, davacının sigortalısının kendi sunduğu hava yük senedine göre gönderilen olup, malı çekmeye yetkili olduğu ayrıca davalının süreçte yazdığı yazıda davacının malın haklı sahibi olduğu yönündeki beyanının bu kabülü teyit ettiği, taşıma konusu yükün 2 palet ve net 392 Kg., brüt 414 Kg. olduğu, sigortalı V...'in mal üzerinde hak sahipliğini kazandığı süreçte hasar meydana geldiği ve davacının da sigorta kapsamında ödemede bulunmuş olmakla aktif husumete ehil olduğu, 28.9.2010 tarihli tutanak uyarınca taşımanın Seul-İstanbul arası olduğu ve 24.9.2010 tarihinde TK 0091 uçuşu sonrası, boşaltma ve sonrası süreçte meydana gelen hasarın taşıyıcının fiili hakimiyet alanında oluştuğu, fiilen havada uçuş sona ermiş olsa bile hava taşıması sürecinin devam ettiği, mallarda meydana gelen zarar miktarı bakımından 2.391,03 Euro hasar hesabının aksine bir iddia ve delilin bulunmadığı, toplam emtianın 32 adet, 25.760 USD olduğu gözetildiğinde, 3.220 USD ve karşılığı Euro hesabının kabul edilebilir olduğu, bu çerçevede vaki hasarın yol açtığı ve toplam 4 adet emtianın zayiatı şeklinde vuku bulan zarar miktarının tartışmasız olduğu, icra takip tarihinde 879,75 SDR'nin 2.405,94 TL miktarında olduğu, 28.09.2010 tarihli tutanak ile bir palet eşyanın ambalaj hasarlı olduğunun teyit edildiği, ihbar için ayrıca (14) gün içinde bildirim şartının da bu tutanakla ortadan kalktığı, fotoğraflardan da taşınan eşyanın dış orijinal kaplarının hasarlı olduğunun ve bunun iç aksamda da hasara yol açmış olabileceğinin anlaşıldığı, zayi edilen kısmın yükleme ve boşaltma kusurundan kaynaklı olup, bu kusurun kasıt ya da ağır kusur şeklinde değerlendirilemeyeceği, tam zayi hükümlerine göre ödenen tazminattan en azından %20 oranında sovtaj tenzili gerekirken, tam ödeme yapılmasının, yapılan ödemenin bu oranda gratis olduğunu düşündürdüğü, bu durumda 3.220 USD karşılığı istenen rücuen tazminatın en az %20 oranında indirilmesi gerektiği, böyle bir indirim halinde dahi sınırlı sorumluluk limitlerinin üzerinde hesap çıkacağı, bu nedenle Varşova Konvansiyonu sınırlı sorumluluk hükümlerine göre, hesaplanan miktardan davacının rücuen tazmin hakkı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, davalının Bakırköy 9. İcra Müdürlüğü'nün 2011/12691 Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 2405,94 TL üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren % 15 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, davalı borçlunun likit olan alacakla ilgili olarak itirazında haksız olduğu anlaşıldığından takip tarihi ve yargılama süreci dikkate alınarak % 40 icra inkar tazminatının kabul edilen 2.405,94 TL üzerinden hesap edilerek davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Dava, uluslararası havayolu ile yapılan taşıma sonunda hasarlı olarak teslim edilen emtia nedeniyle davacı tarafından sigortalıya yapılan ödemenin rücuan tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu olay tazminat hukukunu ilgilendirdiğinden ve tazmini gerekecek bedel taraflar arasında açıkça kararlaştırılmadığından, tazminat alacağı önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşımamaktadır. Bu nedenle, İİK'nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleşmediğinden, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekirken kabulü doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.