Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1741 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 705 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 08/10/2013NUMARASI : 2013/84-2013/354Taraflar arasında görülen davada İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08.10.2013 tarih ve 2013/84-2013/354 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, 2012 Mart ayında davalılardan R.. S..’nun kuracağı S. isimli şirketin internet sitesinin tasarlanması ve altyapısının oluşturulması amacıyla davacı ile iletişim kurduğunu, tarafların 26.000,00 TL masraf ve kurulacak şirketin %10 hissesinin davacıya devredilmesi karşılığında anlaştıklarını, davacının kurduğu ekip ile www.S..com internet sitesinin tamamını tasarladığını ve faaliyete geçirdiğini, davacının tasarım çalışmaları süresince davalılardan anlaşılan masraf tutarı olan 26.000,00 TL dışında başkaca bir ödeme almadığını, internet sitesinin tasarımı tamamlandıktan sonra S. Elektronik Hiz. ve Tic. A.Ş. isimli diğer davalı şirketin kurulduğunu, davacının bu şirketin hissesinin devri için davalılara müracaat ettiğini, ancak davalıların hisse devrini gerçekleştirmediklerini, bunun üzerine davacının yaptığı tasarım ücretini talep ettiğini ve bu talebin de reddedildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin isimsiz sözleşme olduğunu, taraflar arasındaki e-postalarda icap ve kabulün gerçekleştiğini, davacının davalıların dosyaya ibraz ettiği 03.12.2012 tarihli projeye ilişkin eser sözleşmesinden hiçbir şekilde haberinin olmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmeden kaynaklanan 10.000,00 TL bedelin davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, dava konusu olayın S. Elektronik Hiz. ve Tic. A.Ş. isimli davalı şirketin hisselerinin devredilmemesine ilişkin talep olduğu için, davanın görev yönünden reddi gerekliliği ile görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeniyle davalı şirket bakımından reddinin gerektiğini, icap niteliğindeki e-postanın taraflarca kabul edilmediğini ve sözleşmenin kurulmadığını, taraflar arasındaki ilişkinin proje teklifine göre gerçekleşmediğini, projedeki işlerin tamamlanması için 26.000,00 TL değil, 106.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacının proje ortağı ile tüm proje grubu çalışanlarının 03.12.2012 tarihli eser sözleşmesini imzaladığını, ancak davacının bu sözleşmeyi imzalamaktan imtina ettiğini, projede yer alan tüm çalışanların ücretlerini aldıklarını ve davalıları ibra ettiklerini, taraflar arasında hisse devrine ilişkin bir sözleşme kurulmadığını, davacıya tüm ödemelerin yapıldığını ve davalılardan hiçbir alacağının kalmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın, internet sitesinin tasarım ve kurulumundan kaynaklanan ödenmeyen ücrete ilişkin alacak davası olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın internet sitesinin tasarım ve kurulumuna ilişkin sözleşmeden kaynaklandığı, uyuşmazlığın FSEK kapsamında kaldığı, dava konusunun bu sözleşme kapsamında alacak olduğu, bu niteliği itibariyle davaya bakmaya Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.Davacı, taraflar arasındaki icap-kabul niteliğinde olan mailleşmelerle taraflar arasında internet sitesinin tasarımı hususunda anlaşma sağlandığını ve bu anlaşma uyarınca üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini, bu nedenle sözleşmeden doğan ücret alacağı bulunduğunu iddia etmiş; mahkemece yazılı gerekçe ile Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak, yukarıdaki özetten de anlaşıldığı üzere, taraflar arasındaki uyuşmazlık, internet sitesinin tasarım ve kurulumundan doğan alacağa ilişkin olup FSEK kapsamında ve fikri-sınai haklara dair KHK'lar çerçevesinde bir uyuşmazlık niteliğinde değildir. Bu durumda, uyuşmazlığın Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmekte olup mahkemenin işin esasına girerek bir karar vermesi gerekirken yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 31.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.