MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/11/2013 tarih ve 2011/100- 2013/221 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen günde duruşmaya gelen davacı vekili Av.... ile davalılar vekili Av. ...ya Dairemizce verilen 15.02.2016 tarihli reddi hakim talebinin reddine dair verilen karar tebliğ edilip sözlü açıklamaları dinlendikten ve dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin dünyanın en büyük ve önde gelen reklam ve medya şirketler grubu olan ... Grubunun Türkiye'deki iştiraki olduğunu, davalılardan ... ve ...Reklam Tas. Yap. Yay. A.Ş. tarafından dava dışı...'a karşı daha önceden girişilen ve haksız rekabete ilişkin olarak ... tarafından açılan...'nin 2008/706 Esas sayılı dosyasında açılan bir haksız rekabet davası bulunduğunu, davalılar tarafından müvekkiline karşı girişilen haksız rekabetle bu dava arasında çok sıkı bir ilişki olduğunu, ... grubu ile husumeti olan ve aynı zamanda eski bir ... çalışanı olan...'in şahsi nedenlerle garez duyduğu ... Grubunun hem reklamların yaratılması ve tasarlanması hem de medya satın alma ve planlama alanlarında müşterilerini ve işlerini ele geçirmek istediğini, sözü edilen 2008/706 no'lu davanın bu planın birinci ayağı olduğunu, ...'nin bünyesindeki kreatif alanın önemli bir kısmının ele geçirildiğini, huzurdaki davaya konu ...'nin mecra işlerinin ve müşterilerinin ele geçirilmesi eyleminin ise...'in bu palanının ikinci ayağı olduğunu, ... grubunun dünyanın en büyük iletişim hizmetleri grubundan biri olduğunu, bu grubun Türkiye'deki iştiraklerinin birinin müvekkili ..., diğer iştirakinin ise dava dışı ... olduğunu, bu iki şirketin ... grubunun reklamcılık ve medya sektöründe reklamların yaratılması ve tasarlanması, medya, planlama ve satın alma hizmetlerinde iki ayağını oluşturduğunu, davalılardan...'in ... şirketinin kurucusu hissedarı ve şirket müdürü olduğunu, kendisine verilen yetkiler sayesinde ...'un müşteri bilgileri de dahil her türlü gizli bilgisine vakıf olduğunu, bu çerçevede müvekkili ... şirketinin de müşterileri, çalışanları ve işleri ile ilgili geniş bilgiye ve etkiye sahip olduğunu, 2003 yılında kendisi olmadan ...'ın bir hiç olduğunu iddia ederek astronomik ücret talep ettiğini, istekleri kabul edilmediği takdirde ...'ın elemanlarını ve müşterilerini götürmekle tehdit ettiğini,...'in isteklerinin kabul edilmemesi ve şirketten ayrılma kararı vermesi üzerine ... grubuna karşı husumet beslemeye başladığını, daha ... dan ayrılmadan dava dışı diğer ... şirketi ...'un müşterilerini ele geçirmek amacıyla, 2008/706 E.sayılı davanın davalıları ile işbirliği yaparak davalı ... şirketini kurduğunu, şirket çalışanlarının önemli bir kısmını ve ... un müşterilerini ve gelirinin yaklaşık %40'ına denk gelen önemli bir kısmını yeni kurdukları ... şirketine geçirerek haksız kazanç elde ettiğini,...'in ...'ya geçtikten sonra ... gurubunun müvekkili ... vasıtası ile yürütülen medya satın alma ve planlama işlerinin müşterilerini ve işlerini de eline geçirmek için çaba göstermeye başladığını, haksız rekabet eylemlerine girişildiğini, davalılardan ...'ın 2001 yılında ...'de işi başladığını, çalıştığı süre içinde şirket müdürü ve genel müdürlük yaptığını, müvekkili şirketin en üst düzey yöneticisi olarak müvekkilinin müşterilerini, işlerin, çalışanlarını birçok ticari sır ve gizli bilgiye sahip olduğunu, 18/03/2008 tarihinde ... ile ... iş sözleşmesinin karşılıklı olarak sona erdirilmesine ilişkin bir protokol imzaladıklarını, bu protokol ile ...'ın iş sözleşmesinin 30/06/2008 tarihi itibari sona ereceği hükme bağlandığını, sözleşmede öngörülen, sözleşmenin sona ermesinden itibaren 6 aylık rekabet e...me yükümlülüğünün 2 aya indirilerek ...'a 31/08/2008 tarihine kadar rekabet e...me yükümlüğü getirildiğini, fakat ...'ın rekabet e...me yükümlülüğü süresi içinde iken, davalılardan... ve dava dışı kişilerle diğer davalı ...Ş. (...)'ı 12/08/2008 tarihinde kurduklarını, ... şirketinde pay sayısı itibari ile...'in % 62,98 ile ilk, ...'ın ise % 33 ile ikinci büyük ortağı olduğunu,...'in aynı zamanda yönetim kurulu başkanı, ...'ın ise yönetim kurulu başkan vekili olduğunu, davalılardan ... ve...'in müvekkili ...'nin çalışanlarının önemli bir kısmını ve büyük miktarda medya planlama ve satın alma işi yaptıran önemli müşterilerini önce ... şirketine sonra da mecra işleri için kurdukları ... şirketine geçirdiklerini, ...'ın... ile birlikte hareket ederek müvekkili ...'nin müşteri ve çalışanlarını götürmek amacıyla kurdukları ... şirketi kurulmadan önceki sıralarda müvekkili şirketten ayrılan çalışanların ... şirketi kurulana kadar ... bünyesinde çalıştırıldığını, ... kurulur kurulmaz da ...'a geçirildiklerini, öte yandan ... tarafından kendisine emanet edilen gizli bilgi, ticari sırlar ve ... kullanılarak müvekkili şirketin önemli müşterilerinin ... kurulmadan önce ... şirketine daha sonra da ... Şirketine geçirdiğini ileri sürerek, davalıların haksız eylemlerinin tespitini, haksız rekabetin men’i ve ref’i, şimdilik 1.000.000 TL'nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, davacının iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, davacının reklam sektörünün dünyada ve Türkiye'deki en büyük oyuncusunun kendisi olduğuna inandığını, müvekkillerinin reklam sektöründe uzun süredir çalışan ve son zamanlara kadar bu işi çeşitli reklam şirketlerinde maaş karşılığı yapan kişiler olduğunu, müvekkillerinin sektörde çok iyi tanındıklarını ve yetenekleri ile dikkat çektiklerini, bu özellikleri sebebiyle uzun süre davacı gruba ait şirketlerde yüksek ücretle istihdam edildiklerini, bu dava ile davacının aynı sektörde kendisine rakip olan ve sektörün en iyi firmalarından olan müvekkillerini saf dışı e...yi amaçladığını, davacının bu davayı esasında haksız rekabetin engellenmesini için değil bir yandan serbest rekabeti ortadan kaldırarak kolay para kazanmak ve diğer yandan da kin ve öfke duyduğu müvekkillerinden intikam almak ve benzer şekilde hareket edebilecek diğer çalışanlarına gözdağı vermek için açtığını, müvekkili...'in davacı şirket ile hukuki ve fiili hiçbir ilişkisinin bulunmadığını, davacının iddialarının aksine...'in davacının hiçbir gizli veya ticari bilgisine vakıf olmadığını, davacı şirketin kuruluşundan bir müddet sonra...'in ... şirketinden ayrıldığını, müvekkili ...'ın davacı şirkette çeşitli kademelerde çalıştıktan sonra en son genel müdür olarak görev yapmakta iken davacı ile anlaşarak ve karşılıklı fesih protokolü imzalayarak 30/06/2008 tarihinde davacı şirketten ayrıldığını, müvekkillerinden ... Reklam Tasarım Yapı Yayın A.Ş. ve ... ... Hizmetleri A.Ş'nin davacı şirketle hukuki veya fiili hiçbir ilişkisi bulunmadığını, müvekkili... ve .'ın diğer müvekkili ... ... Hizmetleri A.Ş.'nin kurucusu ortakları ve yöneticileri olduğunu, müvekkili ...'nın ise diğer davalı müvekkilleri ile hiçbir organik veya hukuki ilişkisi bulunmadığını, davacının müşteri kaybe...sinin ticari hayatın olağan gelişmelerinden olduğunu savunarak, davanın zamanaşımı ve esas yönünden reddini istemiştir.Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, TTK 54.maddesi (eski TTK 56. maddesi) gereğince haksız rekabetin amacının, bütün katılanların menfaatine dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması olduğu, davalı ...’in davacı şirketin genel müdürü pozisyonunda görev aldığı, davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı, zira davacının 3. şirket kurulup faaliyete geçtikten sonra haksız rekabetin varlığından haberdar olduğu, davacı ile davalı ... şirketinin aynı kesime hitap ettiği, aynı biçimde ... şirketinin reklam işinde aynı tüketici kesimine yönelik hizmet sağladığı, davalı ... ile ... şirketinin ... ile organik bağı bulunduğu, haksız rekabet eylemlerinin gerçekleşmesi sağlamak için etkin biçimde ortak çalıştıkları, ...’den çıkartılan işçilerin öncelikle...şirketinde çalıştırılıp sonrası ... şirketine alındığı,... şirketinin kendi ticari işlemlerinin medyadaki takip birimi olarak ... şirketini faaliyete geçirdiği, müşteri.. ve diğer şirketlere yönelik üretim ve iş sırlarının doğrudan yeni kurulan şirkete aktarıldığı, davalı ...'in haksız rekabet dönemi içinde aynı faaliyet konusu ile ilgili ... şirketini kurucusu olduğu, davalı ...’in genel müdür olarak çalıştığı kurumda müşteri ...’ nin 2007 yılı dönemi dahil reklam faaliyeti ile ilgili plan ve yapıları rakip... şirketine aktarma faaliyetine girdiği, daha sonradan ...’nin davalı şirkete müşteri olarak yönlendirilmesinin sağlandığı, bu işlemle ilgili davacı şirketin zarara uğradığı, davalıların kurdukları yeni şirket üzerinden davacı şirketin yıl içindeki gelir kaydına sebep olduğu, davalı ...’in haksız rekabet döneminde yeni şirketi kurduğu, haksız rekabet nedeni ile davacı şirketin maddi zarara uğradığı, ıslah beyanının yazılı olması gerektiği dikkate alınarak, ek süre de istenmemesi sebebi ile istemin reddedildiği, davalı şahısların tacir olmadıkları, faizin başlangıç tarihini açık istem olmadığından dava tarihi olarak bildirildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalılar vekilinin mahkemenin görevine ve zamanaşımına ilişen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Dava, davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti, haksız rekabet durumunun ortadan kaldırılması, önlenmesi, tazminat miktarının tespiti ile maddi tazminatın davalılardan tahsili ve hükmün ilanı istemine ilişkin olup, davalılardan ...’ın davacı şirketin eski genel müdürü olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Bu bağlamda bu dava, esas itibariyle anılan davalı yönünden şirket yöneticisi aleyhine açılan sorumluluk davası niteliğindedir. Dava tarihinde geçerli mülga Türk Ticaret Kanununun 556.maddesine göre, limited şirket idarecilerinin mesuliyeti anonim şirketlerin bu hususlara ilişkin hükümlerine tabidir. Limited ortaklığın yönetimine memur edilen kimselerin yani, ister özden yönetimli ister seçimle bu sıfatı almış olsunlar ister ortak ister üçüncü kişi durumunda bulunsunlar müdürün/ müdürlerin sorumluluğuna anonim ortaklıkların yönetim kurulu üyeleri hakkındaki TTK'nun 336. ve 309.madde hükümleri aynen uygulanır. TTK'nun anonim ortaklıklara ilişkin hükümlerine atıf, TTK'nun 341.maddesini de kapsar. Yani yirmi ve yirmiden az limited ortaklıklarda bu yetki ortaklar genel kurulunun kararına veya yönetici olamayan ortakların bu yönde alacakları karara yada verecekleri muvafakata bağlıdır.Buna göre, 342'nci maddesinde de müdürün kanuna, anasözleşme, veya işgörme koşullarını saptayan diğer yükümlülükleri gereği gibi veya hiç yerine getirmemesi halinde yönetim kurulu üyelerinin tabi oldukları hükümler gereğince ortaklığa, pay sahiplerine ve ortaklık alacaklılarına karşı sorumlu olacağı ilkesi kabul edilmiştir. Ancak, T.T.K'nun 341 ve 342. maddeleri hükümlerine göre, böyle bir davanın açılabilmesi için ise genel kurulca davanın açılması yolunda karar alınması gerekmektedir. Davacı şirketin yirmiden az ortaklı olması ve denetçisinin bulunmaması halinde ise ortaklar genel kurulunun bu konuda vereceği karar veya yönetici olamayan ortakların bu yönde alacakları karar yada verecekleri muvafakat ile bu davanın açılabilmesi mümkündür.O halde mahkemece, davacı tarafa münasip bir mehil verilmek suretiyle yukarıda açıklanan ön koşulun tamamlattırılmasından sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak doğrudan işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın anılan davalı yararına bozulması gerekmiştir.3- Davacı vekilinin temyizine gelince; davacı vekilinin ıslah istemi mahkemece yazlı gerekçe ile reddedilmiştir. Oysa, HMK'nun 176 vd. maddelerin de düzenlenen ıslah, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı bir irade beyanı olup, HMK'nun 177'nci maddesi hükmünce ıslah yazılı yada sözlü olarak tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir.Bu durumda mahkemece, davacı tarafın ıslah isteminin usule uygun olduğu kabul edilerek davasını ıslah e... olanağı sağlanmak gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçelerle bu istemin reddine karar verilmesi de doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir. 4- Bozma neden ve şekline göre taraf vekillerinin esasa ilişen diğer tüm temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin mahkemenin görevine ve zamanaşımına ilişen temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, anılan davalı yararına, (3)numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin esasa ilişen tüm temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin her bir yandan alınarak yek diğerine verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 18/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.