Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17303 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10382 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : SAMSUN 1. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2013NUMARASI : 2012/319-2013/326Hasımsız olarak görülen davada Samsun 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/02/2013 tarih ve 2012/319-2013/326 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı, kendi adına kayıtlı firmanın faturalar, defterler, SGK evrakları, makbuzları, muhtelif evrakları ile imza sürküsünün taşınma sırasında zayi olduğunu tahmin ettiğini ileri sürerek, zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, davanın 15 günlük hak düşürücü sürede açılmadığı, davanın süresinde açıldığı kabul edilse bile zayii iddiasının hayatın olağan akışına uygun görülmediği, davacının zayi kararı verilmesini istediği defterlerin mevcudiyetini noter belgeleriyle kanıtlayamadığı gibi faturaların bastırılarak teslim alındığına ilişkin anlaşmalı matbaa basım belgelerini de sunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı temyiz etmiştir.1- İstem, dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK'nın 68/4. maddesi uyarınca ticari defter ve belgeler hakkında zayii kararı verilmesine ilişkindir.01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren ve dava tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 383. maddesinde çekişmesiz yargı işleri ile ilgili olarak aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesinin görevli olacağı öngörülmüştür. Dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Ticari defter ve belgelerin kaybı halinde zayi belgesi verilmesine ilişkin dava TTK 68/son maddesinde düzenlenmekle öncelikle bu yönü ile ticari dava sayılır (TTK.4/2). Yine aynı Yasa’nın 5/2. maddesi uyarınca bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve TTK’nın 4. maddesinde ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılır. Bu nedenle TTK’nın 68/4 maddesinde düzenlenen ticari defter ve belgelerin kaybına ilişkin zayi belgesi verilmesi konusundaki hukuk davalarında HMK’nın 383. maddesinde öngörülen aksine düzenleme bulunduğundan sulh hukuk mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri görevlidir. Kaldı ki, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/1. maddesinde asliye ticaret mahkemesinin tüm ticari davalara bakacağı öngörülmüştür. Bu da yasa koyucunun iradesinin bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olması gerektiği yolunda olduğunu göstermektedir. Açıklanan bu nedenle istemle ilgili işe bakma görevi asliye ticaret mahkemesine ait olmasına rağmen sulh hukuk mahkemesince işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre, davacının esasa ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma sebep ve şekline göre davacının esasa ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.