MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİDava, menfi tespit isteminden ibarettir. Mahkemece yukarda tarih ve numarası verilen karar ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya Dairemize gönderilmiş olup, bu aşamada yerel mahkemenin 18.1.2013 tarihli yazısı ile gönderilen dilekçe ile taraflar arasında varılan bir anlaşmadan bahisle davacı asilin davadan ve temyiz isteminden vazgeçtiğine dair beyanda bulunduğu gözlenmiş olmakla, dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan ve temyiz isteminden feragat hüküm kesinleşinceye karar mümkündür. Bu durumda, davacının davadan feragat beyanı HMK’nun 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu niteliktedir. Davadan ve temyiz isteminden aynı anda feragat halinde, öncelikle davadan feragat beyanının incelenip bu çerçevede bir karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, Yargıtay İBK’nun 11.4.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, davadan feragat nedeniyle yerel mahkemece bir hüküm verilmesini teminen kararın bozulmasına, bozma sebep ve şekline göre davacının temyiz istemlerinden feragati ile ilgili olarak bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, davacının temyiz isteminden feragati ile ilgili olarak bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.