MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/01/2014NUMARASI : 2012/110-2014/7Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/01/2014 tarih ve 2012/110-2014/7 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin 2010/787-7.1 sayılı atık ünitesi ürünlerini içeren tasarım tescilinin sahibi olduğunu, davalının müvekkili tasarımlarının belirgin biçimde benzeri olan çöp kovası ürünlerini üreterek dava dışı ... Ltd. Şti'ye ait ... Vega isimli AVM'ye satışını gerçekleştirdiğini, eyleminin mahkeme kanalı ile yapılan tespit ile de, davalının eyleminin müvekkilinin tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet niteliğinde olduğunu ileri sürerek, davalının üretim ve satışını gerçekleştirdiği atık ünitesi ürünlerinin biçiminin müvekkilinin tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet yarattığının tespitine, tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına, yargılama konusu davalının ürettiği ve ... Vega isimli işletmede kullanılan ürünlere el konulmasına ve imhasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin üretimini yaptığı ürünlerin dava dışı ... Ltd. Şti'nin istemi üzerine gerçekleştirildiğini, ürünün biçiminin istekçi tarafından belirlendiğini, bir tecavüz varsa bile bunu müvekkilinin bilemeyeceğini, kaldı ki üretim konusu ürünün farklı olduğunu, ayrıca başkaca bir üretim gerçekleştirilmediğini, müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.İhbar olunan ... Ltd. Şti. vekili, çöp kovası ürünlerinin kabaca ve yüzelsel olarak tarif edilmek suretiyle davalı şirketçe üretilmesinin istendiğini, üretimin yapılmasından sonra ürünlerin kendilerine teslim edildiğini ve AVM'de kullanılmakta olduğunu, müvekkilinin üretimin davacının sınai haklarını ihlal edeceğini bilebilecek durumda olmadığını, bu araştırmanın davalı tarafından yapılması gerektiğini, müvekkilinin iyi niyetli olduğunu savunarak müvekkiline yönelik istemlerin reddini talep etmiştir.Mahkemece, davalının üretim ve satışını gerçekleştirdiği 45 adet, 2 nolu ürün olarak isimlendirilen küllüklü atık ünitesi (çöp kovası) ürünlerinin, davacıya ait 2010/787-7.1 sayılı atık ünitesi (çöp kovası) ürünlerini içeren tasarımların görünümünden belirgin biçimde farklı olmadığı, aksine belirgin biçimde benzer olduğu, zira aynı genel izlenimleri taşıdıkları, 554 sayılı KHK’nın 11. maddesi gereğince anılan ürünlerin davacının tescilli tasarımları ile farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilerek ve seçenek özgürlüğü göz önüne alınarak yapılan karşılaştırılmada, davalıların ürettiği anılan küllüksüz çöp kovası ürünlerinin tasarımının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimin, kıyaslanan davacı tescilli tasarımlarının böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenimden belirgin bir şekilde farklı bulunmadığı; buna karşın küllüklü çöp kovası ürününün davacının tasarımından belirgin biçimde farklı olduğu, zira bilgilenmiş kullanıcıda bıraktığı genel izlenimin tamamen farklı olduğu, çünkü davacı tasarımında küllüğün ana gövdeye eklenmiş ayrı bir silindirik formdaki parça ile sağlanırken tecavüz konusu küllüklü üründe bu işlevin tamamen farklı bir görünümünde ürünün ana gövdesinin üzerine eklenen aparatla sağlandığı, tescilli tasarımda atıklar doğrudan ürünün üzerinden atılırken, küllüksüz davalı üretimine konu üründe ise ana gövdenin ortasına yan taraftan açılan bölümden atıldığı, bu farklılık ve unsurların ürünleri yeterince ve belirgin biçimde farklılaştırdığı, dolayısıyla davalının küllüksüz çöp kovası ürünlerini üretmek suretiyle, davacı adına tescilli 2010/787-7.1 sayılı atık ünitesi (çöp kovası) ürünlerini içeren tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüzde bulunduğu; buna karşın küllüklü tasarımların üretilmesi eyleminin hukuka aykırı olmadığı, gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, davalının sipariş üzerine ürettiği küllüksüz atık ünitesi (çöp kovası) ürününü üretme eyleminin davacının 2010/787-7.1 sayılı tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet yarattığının tespitine, tecavüzün durdurulmasına, davalının ürettiği ürünler, nihai kullanıcı olan dava dışı MNM Ltd. Şti.'nin şahsi ihtiyacı için alınıp kullanıldığından, bu ürünlere ilişkin el koyma ve imha isteminin reddine, 1.476,23 TL maddi ve 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren avans oranları üzerinden işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, hükmün ilanına karar verilmiştir.Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.1) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2) Dava, tasarım tescilinden doğan haklara tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve maddi manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak davacı vekili hükme esas alınan bilirkişi raporuna vaki itirazında maddi tazminat hesaplamasında kullanılan birim fiyatın hatalı olduğunu, sunulan katalogda tescilli tasarım ürünü ile birlikte satışa arz edilen msc-523c kodlu ürüne ilişkin 270 TL’lik fiyatın esas alındığını, oysa ki müvekkilinin davaya konu tescilli tasarımının msc-523a olarak satışa arz edildiğini ve birim fiyatının 451,77 TL olduğunu ve hesaplamanın da bu birim fiyat üzerinden yapılması gerktiğini, ayrıca müvekkili şirketin 2011 yılındaki toplam kar marjının % 12,5 olduğundan bahisle satış fiyatı üzerinden bu oranın uygulandığını, oysa müvekkili şirketin faaliyet alanının yalnızca dava konusu çöp kovaları olmadığını, bunun yanında daha bir çok ürün üretimi ve satışı da yapmakta olduğunu, ticaret hayatı içerisinde bazı ürünlerin kar marjlarının diğerlerine göre değişkenlik gösterebilmekte olduğunu belirterek, hesaplamanın hatalı olduğunu ileri sürmüş olduğuna göre, mahkemece davaya konu tescilli ürüne ait faturada yer alan birim fiyat ve bu ürüne ilişkin kar marjı esas alınarak hesaplama yapılıp oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden taraflar yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte yer alan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 05/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.