MAHKEMESİ : İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 17/01/2014NUMARASI : 2013/352-2014/1Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/01/2014 tarih ve 2013/352-2014/1 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, dava dışı TMK Yapı Malzemeleri Ltd. Şti. ile Şekerbank A.Ş. arasında yapılan ticari işletme rehninin usulüne uygun olarak İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'nce kaydedildiğini, anılan ticari işletme rehninin müvekkilince devralındığını, tescil için davalı kuruma yapılan başvurunun kanuna aykırı şekilde reddedildiğini ileri sürerek temliğin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde kayıt edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının kanunun aradığı kredi müesselerinden biri olmadığı savunmasıyla davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca Ticaret Sicili Memurunun tescili istenilen işlemlerin kanunun emredici hükümlerine aykırı bulunup bulunmadığını resen araştırmakla yükümlü olduğu, davacının 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu'nun 2. maddesinde sayılan kuruluşlardan bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, lehine ticari işletme rehni kurulan tarafta meydana gelen değişikliğin davalı yanca sicile işlenilmesi talebine ilişkindir. Dava dışı şirket ile dava dışı banka arasında 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu (TİRK) uyarınca usulüne uygun olarak kurulmuş ve sicile tescil edilmiş bir ticari işletme rehni mevcuttur. Davacı taraf ile dava dışı banka arasında yapılan alacağın temliki sözleşmesi gereği, alacağın teminatı olan ticari işletme rehninin de davacı adına tescili talep edilmektedir. Ticari işletme rehni asıl alacağa bağlı fer'i nitelikte bir hak olduğuna göre rehnin de alacağı temlik alana devrinde yasal bir engel bulunmamaktadır. 1447 sayılı TİRK 2/1 maddesi "Ticari işletme rehni sözleşmesi, tüzel kişiliği haiz ve sermaye şirketi olarak kurulmuş kredi müesseseleri, kredili satış yapan gerçek ve tüzel kişiliği haiz müesseseler ve kooperatifler ile ticari işletmenin maliki bulunan gerçek ve tüzel kişiler arasında yapılır." hükmünü haiz olup, bu durum münhasıran rehnin kuruluş aşamasına ilişkin bir sınırlama ve belirleme getirmektedir. Açıklanan bu nedenlerle mahkemece davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile reddi doğru olmamış, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı veklinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.