MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 20/03/2013NUMARASI : 2005/299-2013/134Taraflar arasında görülen davada Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20/03/2013 tarih ve 2005/299-2013/134 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 14/10/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan asıl davada davalı birleşen davada davacı şirket temsilcisi Ş. N. ve asıl davada davacı birleşen davada davalı vekili Av. M.. B.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalının dava dışı A. D. (Rus) ve M. SİCH (Ukrayna) Havayollarının Ankara-Moskova-Ankara ve Ankara-Kiev-Ankara uçuş seferlerini düzenleyen temsilcisi olduğunu, müvekkili ile davalı arasında 20.12.2003-20.12.2004 tarihlerini kapsayan şekilde anılan havayollarının bilet satış ve uçuş temsilciliği konusunda sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmeye aykırı davrandığını, keşide edilen ihtarlara rağmen sözleşmeye aykırı fiillerinin devam ettiğini ileri sürerek, sözleşme süresince ödenmesi gereken % 4 komisyonlar, giderler ve dava tarihine kadar müvekkiline ait ofisin işgali için şimdilik 5.100 TL'nin ve 10.000 TL itibar kaybı tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davasını ıslah ederek, kira alacağı için 5.313,60 TL, % 4 komisyon alacağı için 16.423,38 TL, ofis gideri alacağı için 1.283,25 TL, personel giderleri için 457,63 TL, yoksun kalınan kar alacağı için 23.525,68 TL olmak üzere toplam 47.000 TL ile 10.000 TL manevi tazminatın tahsilini istemiş, maddi tazminat talebi için temerrüt tarihinden itibaren avans faizi, manevi tazminat talebi için dava tarihinden itibaren yasal faiz talep etmiştir.Davalı vekili, davacının kendisini müvekkiline IATA acentesi gibi tanıttığını, bilahare bilet kesme işini E.T. marifetiyle yaptığını ve bu firmaya komisyon vermek zorunda kalındığını, davacının usulsüz işlemleri nedeniyle müşterilerden şikayetler alındığını, bağlı bulunduğu firmaların müvekkili ile sözleşmelerini feshetmemeleri için müvekkilinin davacının temsilcilik hakkı baki kalmak üzere işini bizzat yapmak zorunda kaldığını savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada davacının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle 4.000 TL maddi, 6.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının IATA akreditasyonlu seyahat acentesi olmadığı, yanlar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça 02.07.2004 tarihli ihtarla haklı olarak feshedildiği, sözleşmenin haklı feshedilmesi nedeniyle davacının yoksun kalınan kar talebinde bulunamayacağı, aynı nedenle manevi tazminat da talep edemeyeceği, sürekli borç ilişkisi doğuran sözleşmenin feshinin ileri etkili sonuç doğuracağı, fesihten önce yerine getirilen edimlerin varlıklarını koruyacağı, tarafların ifa süresi içinde elde ettiklerinin kendilerinde kalacağı, sözleşmede kira paralarının davalı yanca ödenmesinin kararlaştırıldığı, birleşen davada da manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, 20.998,20 TL'nin 06.05.2005 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin isteğin reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile 2.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte birleşen dosya davalısından tahsiline, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Mahkemece asıl dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2008/59 E.-249 K. sayılı dava dosyasının davacıları C. A.S.Ltd. Şti. ile B. G. olduğu halde, karar başlığında bu davanın davacısının tek başına C. A.S. Ltd. Şti. olduğu belirtilmiş, hüküm fıkrasında da birleşen davada hükmedilen (2.000) TL maddi tazminatın birleşen dosya davalısından tahsili ile “davacıya” verilmesine karar verilmiştir. Böylelikle infazda tereddüt yaratıldığı gibi hükümde de teşviş yapılmıştır. Bu durum karşısında mahkemece, birleşen davada tek bir davacı varmış gibi yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, asıl davada davalı-birleşen davada davacı C.A. S. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile birleşen davada verilen kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. 2- Bozma neden ve şekline göre, taraf vekillerinin birleşen davada verilen hükme yönelik diğer ve asıl davada verilen hükme yönelik tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davalı-birleşen davada davacı C.A.S. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile birleşen davada verilen kararın BOZULMASINA, (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin birleşen davada verilen hükme yönelik diğer ve asıl davada verilen hükme yönelik tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.