Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15602 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8788 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : HOPA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/03/2014NUMARASI : 2013/87-2014/86Taraflar arasında görülen davada Hopa Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/03/2014 tarih ve 2013/87-2014/86 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili nezdinde nakliyat emtia taşıma sigorta poliçesi ile sigorta örtüsü altında bulunan cam emtiasının Hopa’dan Azerbaycan’a taşınması işinin davalı tarafından üstlenildiğini, varma yerinde emtianın hasarlı olduğunun tespit edilmesi üzerine sigortalı şirkete 6.872,00 USD ödendiğini ileri sürerek, anılan meblağın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı temsilcisi, yükleme ve istifin gönderene ait olduğunu, taşıma sırasında aracın kaza yapmadığını, hasarın ambalaj ve yüklemenin gereği gibi yapılmamasından kaynaklandığını, tüm kusurun gönderen firmada olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamından sonra yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yapılan yargılama sırasında davacı vekilinin dava edilen tutarın tahsil edildiğini beyan ettiği, davanın TTK'dan kaynaklı alacak davası olup, kural olarak eda davası niteliğinde olan işbu davanın açılması için dava açanın hukuki menfaatinin bulunması gerektiği, davacının hukuki menfaatinin bulunduğunun yargılama sırasında tespit edildiği ve davanın kabulüne karar verildiği ancak, yargılama devam ederken dava konusu edilen tutarın karşı taraftan tahsil edildiği, bu durumda davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, taşıma sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere, yargılama devam ederken dava konusu edilen tutarın ödendiği ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak, bozma öncesi yapılan yargılama sonucunda verilen davanın kabulüne yönelik karar davalı tarafça temyiz edilmiş ve Dairemizce yapılan temyiz incelemesi neticesinde de hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. 2004 sayılı İİK'nın 24 vd. maddeleri uyarınca konusu para olan bir hüküm aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olması hükmün icrasını durdurmayacağından, bu hallerde İİK'nın 36. maddesi uyarınca icranın geri bırakılması kararı alınmak suretiyle hükmün icrası durdurulabilecektir. Somut olayda, mahkemece verilen ilk kararın kesinleşmedikçe icra edilemeyen ilamlardan olmaması ve davalı tarafça da icranın geri bırakılması kararı alınıp, hükmün icrasının durdurulmaması nedeniyle davacı tarafça icraya konulduğu ve dosyaya ibraz edilen 17.02.2012 tarihli "P." başlıklı belgede taraflarca tahsil harcı da dahil edilmek üzere icra takibine ve davaya konu edilen tutarın tamamının taksitler halinde ödenmesinin kararlaştırıldığı, davacı vekilinin beyanıyla da 30.08.2012 tarihi itibariyle dava konusu meblağın tamamının davacı tarafça tahsil edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar mahkemece, davalı tarafından yapılan ödemenin davayı konusuz bıraktığı kabul edilmiş ise de, işbu ödeme ödemeye esas mahkeme kararının davalı tarafça temyiz edilmesinden sonra ve kararın davalı lehine bozulmasından önce yapılan bir ödeme olduğundan rızai bir ödeme değil, aksine cebr-i icra tehdidi altında, ihtirazi kayıtla yapıldığı kabulü gereken bir ödeme olup taraflar arasındaki uyuşmazlığı ortadan kaldıracak nitelikte de bulunmadığından davayı konusuz bıraktığından söz edilemez. Bu itibarla, mahkemece yanılgılı değerlendirme ile davalı tarafça cebr-i icra tehdidi altında yapılan ödemenin davayı konusuz bıraktığı gereçesiyle, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.