Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1548 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 18704 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19.04.2012 tarih ve 2012/237-2012/237 D.iş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili, davalıların, müvekkili ile dava dışı ... arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin kefilleri olduklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek alacağın muaccel hale geldiğini, borçluların mallarını kaçırma hazırlığı içinde olduklarını ileri sürerek borçlular hakkında nakit kredilerden dolayı 171.774,05 TL, gayrı nakit krediden dolayı toplam 40.605,00 TL (63 adet çek yaprağının çek garanti tutarı) olmak üzere 212.379,05 TL için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 171.774,05 TL nakit alacak için ihtiyati haciz talebinin kabulüne, 4 adet çek ibraz edilmiş olup bunun dışındaki 40.605,00 TL gayrı nakit alacak için çek yaprakları tanzim edilmediğinden ve dolayısıyla muaccel bir nakit alacaktan bahsetmek mümkün olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir.Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Mahkemece, nakit kredilere ilişkin talep kabul edilmiş, gayri nakit alacağa ilişkin talep reddedilmiştir. Ancak, dosyada mevcut ve davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğu genel kredi sözleşmesinin 12. maddesinde bankanın bu sözleşmeye dayalı olarak müşteri lehine düzenlenen teminat mektubu, garanti, kontrgaranti veya lehine açılan ithalat akreditifleri veya ithalat kabul ve aval kredileri ile banka veya muhabirlerince kabul edilen veya aval verilen poliçeler nedeniyle bankanın da sorumlu olduğu tutarların müşteri tarafından depo edilmesini talep etmeye her zaman ve herhangi bir neden göstermeksizin yetkili olduğunun düzenlendiği anlaşılmaktadır. Ayrıca çek yaprakları garanti tutarının gayri nakdi kredi sözleşmesi hükmünde olduğu 5941 sayılı Kanun’un 3. maddesinde “hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdi kredi sözleşmesi hükmündedir.” şeklindeki düzenleme ile açıklanmıştır. O halde mahkemece, İİK’nun 257. maddesindeki şartların oluştuğu, hesabın gayri nakit alacaklar yönünden de kat edildiği ve gayri nakit alacağa ilişkin istemin de anılan sözleşme ve yasa hükmü uyarınca kabulüne karar vermek gerektiği nazara alınmadan yazılı gerekçe ile reddedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati haciz isteyen banka yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.