MAHKEMESİ : İZMİR 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 09/04/2013NUMARASI : 2012/694-2013/90Taraflar arasında görülen davada İzmir 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/04/2013 tarih ve 2012/694-2013/90 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin, davalı A. A.Ş. ile birleşen A. Gıda A.Ş.’nin %98,5 oranında hissedarı olduğunu, her iki şirket genel kurullarında alınan karar gereğince şirketlerin birleşmesine karar verildiğini, bu kapsamda davalı şirketin A. A.Ş.’ni devraldığını, birleşme sonucunda devralınan şirketin öz varlık değeri kadar devralan davalı şirketin sermayesi artmış olacağından artan sermaye için davalı şirket ortaklarının rüçhan haklarının kısıtlanarak devrolan şirket ortaklarına bedelsiz olarak payları oranında pay verilmesinin kararlaştırıldığını, bu kapsamda yapılacak işlemler için dava dışı yeminli mali müşavir bağımsız denetim şirketiyle anlaşıldığını ancak bu şirket tarafından hazırlanan raporun tanzimi sırasında kullanılan bilançonun devrolunan şirketin yevmiye defterine aykırı olduğunu, bu haliyle öz varlık tespit raporunda kullanılan kayıtların hatalı olması sebebiyle müvekkilinin devralan şirkette gerçekte alması gereken ortaklık payının ve oranının tespitinin gerektiğini ileri sürerek, müvekkilinin devralan şirkette gerçekte alması gereken ortaklık payının ve oranının tespitine ve yeni oranlara göre yeni ortaklık paylarının davalı şirket defteri ve ticaret sicili müdürlüğü kayıtlarına şerhine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar A. Tekstil A.Ş., A.y Gıda A.Ş., Y.. A.. ve S.. İ.. vekili, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, alınan genel kurul kararları uyarınca her iki şirketin birleşmesine karar verildiği, birleşme kararının ticaret siciline 06/01/2012 tarihinde tescil edildiği, bu kararın 12/01/2012 tarihinde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayınlandığı, TTK’nın 191 ve 192 inci maddeleri gereğince birleşme kararına karşı şirket ortaklarının kararın Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilanından itibaren iki ay içerisinde iptal davası açabileceği, bu sürenin geçmesinden sonra açılan davanın reddine karar vermek gerektiği, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1- Davacı vekili, müvekkilinin, davalı A. A.Ş. ile birleşen A. Gıda A.Ş.’nin %98,5 oranında hissedarı olduğunu, her iki şirket genel kurullarında alınan karar gereğince şirketlerin birleşmesine karar verildiğini, bu kapsamda davalı şirketin A. A.Ş.’ni devraldığını, devir sırasında kullanılan bilançonun devrolunan şirketin yevmiye defterine aykırı olduğunu, bu haliyle öz varlık tespit raporunda kullanılan kayıtların hatalı olması sebebiyle müvekkilinin devralan şirkette gerçekte alması gereken ortaklık payının ve oranının tespitinin gerektiğini ileri sürerek, müvekkilinin devralan şirkette gerçekte alması gereken ortaklık payının ve oranının tespitine ve yeni oranlara göre yeni ortaklık paylarının davalı şirket defteri ve ticaret sicili müdürlüğü kayıtlarına şerhine karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece, birleşme kararının ticaret siciline 06/01/2012 tarihinde tescil edildiği, bu kararın 12/01/2012 tarihinde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayınlandığı, TTK’nın 191 ve 192'inci maddeleri gereğince birleşme kararına karşı şirket ortaklarının kararın Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilanından itibaren iki ay içerisinde iptal davası açabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Buna karşın davaya konu birleşme işlemine dayanak teşkil eden her iki anonim şirket genel kurulları ile birleşme kararlarının tescil ve ilan tarihlerinin 6102 sayılı TTK’nın yürürlüğe girmesinden önce 6762 sayılı TTK’nın mer’i olduğu dönemde gerçekleştirildiği, bu hali ile uyuşmazlığa 6762 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanmasının gerektiği gözetilmeksizin, uyuşmazlığa 6102 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.