MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/05/2011 tarih ve 2010/569-2011/458 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akdedilen acentelik sözleşmesi kapsamında davalının müvekkiline 26.113,40 TL borcu bulunduğunu, davalı tarafça verilmiş bulunan 20.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun nakte çevrilmesi neticesinde bakiye 6.090,39 TL asıl alacak yönünden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazının iptalini, takibin devamını, %40'dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, acentelik sözleşmesi kapsamında davanın yetkisiz mahkemede açıldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, tüm dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan icra takip tarihi itibari ile toplam 6.090,39 TL alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı temyiz etmiştir. 1- Dava, acentelik sözleşmesi kapsamında itirazın iptali istemine ilişkin olup, yukarıda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davalı tarafça davanın yetkisiz mahkemede açıldığı belirtilerek süresi içinde yetki itirazında bulunulduğu, mahkemece 07.07.2010 tarihli celsede yetki itirazının bilahare değerlendirilmesine karar verildiği, ancak, yetki itirazı konusunda herhangi bir karar verilmeden ve bu husus tartışılmadan hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, davalının itirazları ve taraflar arasında düzenlenen acentelik sözleşmesi de değerlendirilerek, yetki itirazı konusunda bir karar verilmek üzere hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/01/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.