Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14947 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7049 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 14/11/2013NUMARASI : 2008/192-2013/563Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14/11/2013 tarih ve 2008/192-2013/563 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Meltem Akdeniz tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davacının, taraflar arasındaki şifahi anlaşma üzerine, 2006 Haziran ve 2007 Ağustos ayları arasında davalının anlaşmalı olduğu bir kısım firmaların servis taşıma işini yaptığını, bu işe karşılık tanzim ettiği faturalara mahsuben davalının kısmi ödemeler yaptığı ancak bakiye 21.000,00 TL'yi ödemediğini, alacağın tahsili için başlattıkları icra takibine davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, davacıya borcu bulunmadığını, fatura bedellerinin tahsilat makbuzları karşılığında ödendiğini, anılan makbuzlarda davacının imzasının bulunduğunu, bir kısım ödemenin de davacı adına davacının ortağı olan dava dışı B.Ö.'e yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece; iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının verdiği hizmet karşılığında toplamı 40.179,00 TL olan faturanın kapalı (bedeli ödenmiş) olarak, toplam 38.330,00 TL olan faturaların da açık (bedelli ödenmemiş) olarak düzenlendiği, bazı tahsilat makbuzlarındaki imzaların davacıya ait olmadığı, bazılarında ise bunun yanında tahrifat yapıldığının anlaşılması karşısında geçerli olan ödemeler toplamının 16.971,91 TL olduğu, davalının Bülent Özel'e yaptığını belirttiği ödemelerin, davacı ile aralarında özel bir bağlantı bulunduğu konusunda herhangi bir delil ibraz edilmediğinden, geçerli olmadığı, buna göre davacının 21.358,09 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak davalının itirazının iptaline, asıl alacak 21.000,00 TL'ye icra takip tarihi olan 29/02/2008 tarihinden itibaren avans faiz oranı uygulanmasına, alacak likit olduğundan kabul edilen 21.000,00 TL üzerinden %40 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 8.400,00 TL'nin tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Ancak, davalı taraf 18.02.2010 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde dava konusu borcun ödendiğine dair, davacının imzasını taşıdığını iddia ettiği, bir kısım belgeler ibraz etmiş, davacı da bu belgelerdeki imzaların, aradan uzun zaman geçmesi nedeniyle, kendisine ait olup olmadığı konusunda tereddütleri olduğunu belirterek bu konuda bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiş, buna rağmen mahkemece bu hususta bir inceleme yapılmadan, davacı tarafından imzaya itiraz edildiğinden, bu ödeme belgelerini değerlendirme dışı tutan bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Bu durumda, mahkemece davalının 18.02.2010 tarihli dilekçesine ekli ödeme belgelerindeki imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.