MAHKEMESİ : MANİSA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/12/2012NUMARASI : 2011/439-2012/453Taraflar arasında görülen davada Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/12/2012 tarih ve 2011/439-2012/453 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, 5483 parsel sayılı taşınmazı ... nolu poliçe ile ... parseli ise ... nolu poliçe ile sigorta ettirdiğini, sigorta poliçeleri için ayrıca 1358888 nolu poliçeye ek olarak verim artış zeyilnamesi düzenlendiğini, normal şartlarda omca başına verimin 21 kg asma olacağı kabul edildiğini, buna göre sigorta teminatı oluşturulduğunu, Mart ve Nisan aylarında meydana gelen don olayından dolayı söz konusu bağların zarar gördüğünü, sigorta kapsamında bulunan taşınmazlarda ilgili eksperler tarafından yapılan inceleme sonucunda hazırlanan eksprertiz raporunda 5483 parsel için 21 kg/asma 5482 parsel için ise 21 kg/asma olarak kabul edildiğini, eksperler düzenledikleri raporlarında normal şartlarda omca başına verim bakımından hata yaptıklarını hasar oranları bakımından da hataların olduğunu, söz konusu raporlara göre 5483 parsel için hasar oranının % 46, 5482 parsel için hasar oranının % 46 olarak belirlendiğini bu oranların gerçeği yansıtmadıklarını meydana gelen hasarın çok daha fazla olduğunu, bu nedenle davacının dava konusu bağlarda don sebebiyle hangi oranda zarar olduğunun ve buna bağlı ürün kaybının ne kadar olduğunun tespiti için tespit yapıldığını ve hasar miktarının belirtildiğini iddia ederek, 5483 parsel için 2500 TL 5482 parsel için 2500 TL olmak üzere toplam 5000 TL zararın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının dava ve taleplerinde haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından ... ve ... poliçe no ile 07/03/2011-11/09/2011 tarihleri arasındaki dönem için sigortalı S.. S.. lehine ..., ... parseller yönünden 24.750,00 kg/omca üzerinden sigorta yapıldığı, ürün birim fiyatının 0,88 TL olarak belirlendiği,don riski için % 10 muafiyet oranı belirlendiği, sigortacının payının ise % 70 olarak belirlendiği, 5482 ve 5483 nolu parseller de 2011 yılları Mart-Nisan aylarında meydana gelen don olayı sebebiyle davacının zarar gördüğü, zararın döllenme eksikliğinden değil soğuktan kaynaklandığı, bilirkişice her iki parsel içinde ayrı ayrı 25.245 kg verim kaybının hesaplandığı, sigorta edilen verim kaybı miktarının her parsel için 24.750,00 kg olduğu, hesaplamaların bu miktar üzerinden yapıldığı, davalı tarafça meydana gelen zarar nedeniyle davacıya ... nolu parsel için 5.488,56 TL zarar belirlenip 1.659,64 TL prim kesintisi yapılarak yine 5482 nolu parsel içinde ayrı oranlar uygulanarak toplamda davacıya 7.697,80 TL ödeme yapıldığı, her iki parsel yönünden zarar miktarının 6573,20'şer TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 5482 nolu parsel yönünden 6.573,20 TL, 5483 nolu parsel yönünden 6.573,20 TL'nin 01/09/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, bitkisel ürün sigortaları poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta, davanın dayanağını oluşturan sigorta poliçesinde 365 sayılı Tarım Kredi Kooperatifi "Dain ve Mürtehin" olarak gösterilmiştir. Dairemizin yerleşik uygulamaları uyarınca bu durumda, Tarım Kredi Kooperatifi'nin rehin hakkı bulunduğundan, sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona ait olup, sigortalı ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatini almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde tazminat isteme hakkına sahip olur. (14.06.2010 gün ve 2009/430-6814 E.K, 12.10.2012 gün ve 2011/8534-16045 E.K, 08.03.2013 gün ve 2012/4175-4580 E.K.) Buna göre mahkemece, asıl dava ve talep hakkına sahip dava dışı kooperatiften alınmış, açılan davaya muvafakat veya icazetleri olduğuna dair gerekli belgeyi sunması için davacı tarafa süre verilmesi ve bu usulü eksiklik tamamlandığı takdirde işin esasına girilmesi gerekirken, davacının aktif taraf sıfatının (husumet) varlığına ilişkin olan ve mahkemece re’sen göz önünde bulundurulması gereken bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde uyuşmazlığın esasına girilerek ve anılan poliçeye dayalı bir şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin ve davalı TARSİM vekilinin uyuşmazlığın esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı TARSİM vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı TARSİM vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 22/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.