MAHKEMESİ : SOMA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/04/2013NUMARASI : 2012/352-2013/252Taraflar arasında görülen davada Soma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25/04/2013 tarih ve 2012/352-2013/252 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili ile davalı banka arasında üye işyeri sözleşmesi imzalandığını, 01.09.2004 tarihinde V. Z. adına olan kredi kartları ile 9.250,00TL ve 8.700,00TL olarak iki alışveriş işlemi yapıldığını, davalı banka tarafından hesaba bloke konulduğunu ve alışveriş bedellerinin ödenmediğini, başka müşteriler tarafından yapılan alışverişlerden dolayı sadece 400,00TL ödendiğini, kalan 494,75TL'nin ödenmediğini ileri sürerek, bloke konulan 17.591,00TL’nin ve ödenmeyen 494,75 TL’nin faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yurtdışı bankaları ile yapılan yazışmalar sonunda davacı işyerinde kullanılan dava konusu kredi kartların sahte olduğunun anlaşıldığını, 12 dakika ara ile yüksek tutarlı 2 işlem gerçekleştirildiğini, aynı şahsa ait olduğu söylenen 2 adet kart ile yapılan işlemlerin sliplerinde farklı imzaların bulunduğunu, davacının slip bölerek sözleşme hükümlerini ihlal ettiğini ve sözleşme uyarınca kararlaştırılan yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve uyulan Dairemiz bozma kararına göre, yurtdışı bankalarından süre içinde chargeback talebinin gelmediği, chargeback sürelerinin dolduğu, davalı bankanın doğmuş bir zararının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile bankaca ödenmeyen 494,75 TL alacağın ve davalı tarafça bloke konulan 17.591,00 TL alacağın toplam bedeli olan 18.085,75 TL'nin işlem tarihi olan 01/09/2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari işlemlere uygulanan reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Dava, üye işyeri sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tazmini istemine ilişkindir. Dairemizin 2011/5161 Esas, 2012/11997 K. sayılı bozma ilamı ile, dava konusu yapılan 494,75 TL alacak yönünden kabul kararı kesinleştiğinden bu miktar yönünden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilip, buna göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.